Gönül Soyoğul
“Siz gittikten sonra da burada olacağım…”
7 Kasım 2014 Cuma

 Zeytin bütün ağaçların ilkidir…
“Olea prima omnium arborum est..”
 
Efsaneye göre…
Havva ile birlikte yasak meyveyi yiyerek cennetten kovulan Adem, 930 yaşındayken öleceğini hisseder ve Tanrı’dan kendisini ve tüm insanlığı bağışlamasını dilemeye karar verir. Bu konuda oğlu Şit’i görevlendirir ve onu cennet bahçesine gönderir. Bahçenin bekçiliğini yapan melek Şit’in duası üzerine İyi Kötü Ağacı'ndan aldığı üç tohumu ona verir ve babasını gömmeden önce tohumları onun ağzına koyması gerektiğini söyler. Adem kısa bir süre sonra ölür ve Tabor Dağı yakınındaki Hebron Vadisi’ne gömülür. Adem’in gömüldüğü yerde yeşeren üç ağaç ‘zeytin, sedir ve servi’dir. Tanrı ve insan arasında barış sağlanmıştır.
 
Hıristiyanlıkta Eski Antlaşma veya Eski Ahit olarak adlandırılan dini kitaba göre zeytin ağacı, refahın ve bolluğun,  adaletin, sağlığın, gururun, zaferin, refahın, bilgeliğin, aklın, arınmanın ve yeniden doğuşun, kısaca insanlık için en önemli erdem ve değerlerin sembolüdür.
 Eski Ahit'te yer alan efsanelerden biri, en bilinenidir..
Yarattığı âdemoğlunun yeryüzüne kötülük tohumları saçtığını gören Tanrı, onu bir tufanla cezalandırmaya karar verir. Ve Hazret-i Nuh'a bir gemi yapmasını, bu gemiye her temiz hayvandan erkek ve dişi yedişer, her temiz olmayan hayvandan erkek ve dişi ikişer ve kuşlardan da erkek ve dişi yedişer tane almasını söyler. Ardından büyük tufan başlar, Hazret-i Nuh ve gemisindeki canlılar hariç, yeryüzü üzerinde yaşayan her şey silinir. Tufan durulduğu zaman Hazret-i Nuh, suların çekilip çekilmediğini anlamak için geminin penceresinden bir güvercini güneşin battığı yere doğru salar. Sular çekilmediği için güvercin gemiye döner. Hz. Nuh, yedi gün sonra güvercini tekrar salar. Güvercin bu sefer, ağzında yeni koparılmış zeytin yaprağıyla gelir. O zaman Nuh, suların yeryüzünden çekildiğini anlar. Ağzında zeytin yaprağı tutan güvercin, o günden bu güne, ümidin, bolluğun, esenliğin ve barışın simgesi olur. Tufanın yok edici gücüne karşı direnen zeytin ağacı ise ölümsüzlüğün…
 
Mısır inançları Mısırlıların zeytinyağı üretmeyi Yunanlılardan ve Filistinlilerden çok daha önce bildiğini öne sürer. Efsaneye göre bundan 6.000 yıl önce evlilik tanrıçası İsis, Mısırlılara zeytin ağacı yetiştirmeyi ve ürünlerinden faydalanmayı öğretir. İsis'in Nil'in suladığı bereketli Mısır topraklarının tanrıçası olması, bu inancın temelini oluşturur.
 
Eski Yunan’da zeytinyağı ile ilgili en bilinen mitolojik hikayeye göre, Atina şehrinin tanrısı, bir zeytin dalı sayesinde belirlenir.
 M.Ö.17.yy’da kurulan site devleti Atina’yı hangi tanrının koruyacağı tartışması gündeme gelince Zeus Tanrılar Meclisi’ni toplar. Alınan karara göre yeni kente en değerli armağanı veren tanrı veya tanrıça yarışmayı kazanıp Atina’nın koruyucusu olacaktır.
Yarışı kazanmaya kararlı olan deniz tanrısı Poseidon denizden savaşlarda çok işe yarayacak bir at yaratır ve meclisin dikkatine sunar. At, neredeyse rüzgar kadar hızlı koşabilmesi ve güçlü görünümüyle gerçekten göz kamaştırıcıdır.
Akıl, bilim ve sanat tanrıçası Pallas Athena’nın hediyesi ise bir zeytin dalıdır. Bu ağaç büyüyüp yüz yıllarca yaşayacaktır. Ağacın meyvesinden, lezzetli yemekler hazırlanmasına yardımcı olacak sağlıklı bir sıvı elde edilecektir. Bu sıvı yaraları iyileştirecek, geceleri aydınlık saçacak, sıcak havalarda gölgesiyle insanları kucaklayacak, odunuyla onları ısıtacaktır.
Yarışın galibi Athena olur. Ağaç Akropolis’e dikilir. Barışın sembolü zeytin ağacı, yerleşik kültürün ve bereketin de temsilcisidir artık… 
 
Tüm semavi dinlerde adı geçen 5 meyveden (İncir, hurma, üzüm, nar) biridir zeytin…
Zeytinyağı; Allah'ın bütün kutsal kitaplarında anılır.
Tevrat ve İncil’de zeytin kelimesi 140 kez geçer,
Kuran-ı Kerim de zeytin kelimesi 4 Surede 6 kez geçer. (Tin Suresi, Nur suresi, En’am suresi, Nahl Suresi)
Kudüs’ün doğusunda kalan “Zeytinlik Dağı” da, üç semavi din olan Musevilik, Hıristiyanlık ve Müslümanlık için kutsal sayılır.
 
*
Zeytinle ilgili derlemelerden kısacık bir alıntı yaptım; sadece ‘şimdiki anı’ görmemek, kendime de bunu bir kez daha hatırlatmak adına…
*
Tarih boyunca gölgesiyle, odunuyla, meyvesiyle ve eşsiz yağıyla toplumlara, insanlara hayat ve güç veren;
Ağacı akıl ve zaferin, dalı barışın, ürünü saflık ve sadeliğin sembolü olmuş bu kutsal ağacın Soma Yırca’da başına gelenleri…
Nöbet tutarak onu korumaya çalışan köylülerin dövülerek, yerlerde süründürülerek ellerinden alınıp söküldüğünü siz de yüreğiniz burkularak okuyup izlediyseniz eğer…
Homeros’u, o yaşlı bilgeyi hatırlayın.
Ege’de, gölgesinde oturduğu zeytin ağaçlarının ona "Herkese aidim ve kimseye ait değilim, siz gelmeden önce de buradaydım, siz gittikten sonra da burada olacağım" diye fısıldadığını.
Yeryüzüne dikilen ilk ağacın zeytin olduğunu, 6 bin zeytin ağacını hukuk kararını beklemeden bir gecede dozerlerle yıkanların ‘ölmez ağacı’nın sonunu getiremeyeceğini, asla onun kadar yaşayamayacaklarını bilin.
Tüm ölümlüler gibi günü gelip öldüklerinde,.
Kötücüllüklerine inat, zulümlerine inat, katletmeye çalıştıkları hayata inat…
“İnsanlık zeytinle yeniden doğsun” diye…

Tek kutsalları ‘para’ olanların mezarları başına ‘ölmez ağacı’ dikeceğinize söz verin!

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
İbrahim Yüncü 12 Kasım 2014 Çarşamba 07:06

Gönül hanım, yazıyı çok beğendim. İzniniz ile ben bunu face'deki arşivime alayım. Teşekkürler.

Yorumu oyla      11      5  
Maksude Kılınç 11 Kasım 2014 Salı 11:49

Adı üzerinde; "ölmez ağacı"... Ölmeyecek. Duyarlı ve sorumluluk sahibi herkesin dikeceği bir tane ağaç, kesilenlerin yerini bin doldurur. Ben başlıyorum bu hafta sonu. Ömrüm oldukça, fırsat buldukça dikeceğim...

Yorumu oyla      12      5  
why? 7 Kasım 2014 Cuma 18:50

Tek kutsalları ‘para’ olanların mezarları başına ‘ölmez ağacı’ dikeceğinize söz verin! Asla. Onlarin mezarina, dügünlerdeki gibi para sacmak lazim.Geberdilr diyede göbek atmali.

Yorumu oyla      12      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
AVM krizinde kim kazandı?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Alkışlayalım mı? Eleştirelim mi?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bumerang!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Netameli bir tür
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Yumuşama mı, oyun kurmak mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bitki kıyameti
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Gerçek annelik
Kemal ARI
Kemal ARI
Şirince’de Manoli’nin izinde (1)
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva