Batı medyası, yüzüncü yılında Lozan’ı diline doladı. Ağır eleştiriler, suçlamalar dile getiriliyor.

Batılı efendilere ve yerli yandaşlarına hatırlatmak lazım; O hesabı biz veririz de siz altından nasıl kalkarsınız o verilen hesabın, bunu düşünmeniz lazım.

Lozan, Batı indinde,Ankara’ya verilen tavizler nedeniyle sıkıntılıdır. Anadolu’da islami değerlerde buluşan bütün cemaatler indinde de Lozan sıkıntılıdır.

Nihayetinde, kurulan laik Cumhuriyet’in kapitalist sistemde endüstri devriminin getirdiklerine entegrasyonu amaçlanıyordu, olmadı. Anadolu direnci kırılacak gibi değil.

CHP’nin Cumhuriyet’i kuran parti meselesine gelince; kurucu iradeye siyasal bir örgüt gerekiyordu, CHP kuruldu. Ancak, kırklı yıllardan itibaren, bu misyondan uzaklaştı. Şimdi ise hiç ilgisi kalmadı.

Cumhuriyet devrimi bütün kurum ve kuruluşlarıyla sona erdiriliyor. Lozan’ı da yerle bir ederek başarılarını perçinlemek istiyorlar. Kapitalizmim batı metropolleri ile Anadolu Müslümanları arasında, bu konuda sankiadı konmamış bir mutabakat var.

Çöken toplumsal mutabakatın yeniden inşası Türkiye’nin öncelikli temel meselesidir. Ancak, dini siyasallaştıranların ve etnisiteye dayalı siyaset yapanların NATO-Pentagon hattında çözebileceği bir mesele değildir.

Zihniyet olarak çatışan iki Türkiye var; Anadolu Türkiye’si ve Balkan Türkiye’si. Bu iki zihniyet bir araya gelip yeniden toplumsal mutabakat koşulları yaratamazsa, herkes yoluna gider.

Lozan’ın yüzüncü yılında, Türkiye ile hesaplaşma hazırlığı içinde olanlar ve illaki rövanşı alacağız diyenler, iş başında.

Bunların karşısında, merkezde milliyetçi, ulusalcı toparlanmanın öncülleri, güçlü iç cephe koşullarında ortaya çıkmaya başladı.

Tam da yüzyıl önce olduğu gibi güvenlik sorunu belirleyici olurken, güvenlikçi politikalar öne çıkıyor; otoriterleşme, halk katında destek buluyor. Fakat bu otoriterleşme kimlere hizmet edecek orası henüz belirsizliğini koruyor.

Batı’nın ve İslamcıların Lozan üzerinden başlattığı yeni saldırılar muhtemelen vites yükseltmenin alametleridir.

Başımıza gelmekte olanı anlamak için yeni Dünya haritasının izini dikkatle sürmek lazım.