Mehmet KARABEL
‘Keşke idam olsaydı’ diyenler haklı mı?
10 Ekim 2024 Perşembe

Türkiye’nin o vahşi olayı yaşayalı…

10 yılı geçiyor…

Yer; Adana…

Altı yaşındaki “Gizem” birdenbire ortadan kaybolmuştu…

Cesedini iki gün sonra ıssız bir yerde buldular…

Vahşice öldürülmüştü…

Katil çabuk yakalandı…

Annesi şoktaydı…

Dudaklarından beddua ile karışık şunlar döküldü:

“O artık benim oğlum değil… O’nu idam etsinler… İsmimizi lekeledi, ailemizi bitirdi… Bu aileden 30 kişi İstanbul'a göç etti… Allah bin belasını versin, delik deşik olsun… Allah onu cezaevinden çıkarmasın…”

***

Okuduğunuz acı olayın…

Temel unsurları arasında…

Yalnızlık… Sevgisizlik… Cahillik…

Kuşkusuz ön plana çıkıyor ama…

Ne var ki…

Hayattan koparılan can henüz “altı” yaşında…

***

100 yaşını geride bıkan Türkiye Cumhuriyeti…

Çok değil; son 15 yıl içinde…

Kaç çocuk ve kaç anne…

Bir erkeğin / babanın işlediği cinayetin kurbanı oldu?

Ne var ki…

Beddualar, işe yaramıyor…

Çünkü…

Toplumun ağırlıklı inancı şu:

“Cezalar caydırıcı değil…”

***

Karısını sokak ortasında delik deşik eden…

Belediye otobüsünün içinde…

Sevgilisinin yüzünü haritaya (!) çeviren…

Üstelik bunu…

Dayak yiyen annesinin etiğine yapmış evladının gözü önünde yapan…

Gözü dönmüş…

Sizce ne kadar ceza yiyor?

Polislerin arasında götürülen vahşi koca…

Arkasına dönüp karısına bağırıyor:

“Yakacağım seni…”

***

Türkiye’yi ayağa kaldıran…

Sekiz yaşındaki Narin’i boğup dereye atan kimler?

Devlet Baba…

Avuç içi kadar bir köyde…

Zavallı Narin’in “gerçek” katilini ve katilin yardımcılarını bulamıyor!

Belli ki…

Birkaç ay sonra o dosya rafa kalkacak (!) diye…

Türkiye endişeli…

Bakın…

Önceki gün Kayseri'de toplanan kalabalık…

Darağacı kurarak, “idam cezası istiyoruz!” diye slogan attı...

O konuda bir siyasetçi de devrede…

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan

Zavallı Narin için bakın ne dedi:

“Bu gibi olayların tekrardan gündeme gelmemesi…

En büyük dileğimiz...

Bunun için de idam cezasının…

Yeniden gündeme getirilmesi, konuşulması lazım…”

***

“Allah yarattı demiyor…” onca yıllık hayat arkadaşını…

Öldüresiye dövüyor…

Dövmekle kalmıyor; bıçakla delik deşik ediyor…

Kadınlık gururunu yerle bir ediyor…

Duruşmaya takım elbise kravatla çıkıyor…

(Bunun adı halk arasında – iyi hal – oluyor…)

Çeşitli fasa/fiso bahaneler öne sürüyor ve…

Ağır ceza almıyor…

***

Daha dünün haberi…

Resmi rakamlar okuyorsunuz:

“1441'i son yedi yılda şüpheli ölüm olmak üzere…

2010'dan bu yana (14 yılda) gerçekleştirilen kadın cinayetleri ile birlikte toplamda 5 bin 696 kadın hayatını kaybetti…”

Hangi ülkede böylesi korkunç bilanço var?

***

Bu da önceki günün haberi…

Komşularının çocukları tarafından…

Cinsel istismara ve şiddete maruz kalan iki yaşındaki Sıla…

Beyin ameliyatı geçirdi ve bi’daha uyanmadı…

Zavallı Sıla’ya bunu yapanlar cezaevinde…

Sonra n’olacak?

***

Dikkatle izleyin…

Şu süreçte bi’kaç kişi yan yana geldiğinde…

“İdam cezasının yeniden gündeme gelmeli!”

Diyerek söze başlıyor…

***

Hatırlayın!

15 Temmuz darbe girişiminden bu yana…

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa dökülen halk…

Belli bir talebi dile getirmişti:

“İdam isteriz…”

Bir kaç yıl önce de Erdoğan…

Aynı konuda (idam cezası) şunları söylemişti:

“Bütün mesele, parlamentoya geldiği zaman…

Parlamentodan geçtiği anda…

Benim için onaylamamak diye bir şey yoktur, onaylarım!”

***

Bu işin bi’de geçmişi var…

Söz konusu “idam cezası” olunca o ayrıntıyı da bilmek gerekir:

Türkiye olarak…

70 yıl önce kısa adı “AHİS” olan…

“Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi”ne imza attık…

Sözleşmenin “barış zamanında idam cezasının kaldırılmasını” öngören…

Altıncı protokolünü ise 2003’te imzalamıştı…

Tüm koşullarda idam cezasının kalkmasını öngören 13. Protokol ise…

Ertesi yıl onaylanmış…

İdam cezası tümüyle Türkiye hukukundan çıkarılmıştı…

***

Şu soru ve cevabı kıymetlidir:

“Türkiye’de idam nasıl kaldırıldı?”

Cevap şöyle…

Ocak 2000'de, o günlerin Ecevit Hükümeti…

İdam cezasının infazının…

AİHM'nin kararı gözden geçirmesine kadar ertelendiğini açıklandı…

Ağustos 2002'de Türkiye'de ölüm cezasının kaldırılmasının ardından…

Aynı yılın Ekim ayında DGM Öcalan'ın ölüm cezasını…

Müebbet hapse çevirdi…

Bir önemli ayrıntı daha:

Türkiye Cumhuriyeti'nde 1920'de Gazi Meclis’in kuruluşundan…

1984'te ölüm cezalarının fiilen kaldırılmasına kadar geçen…

64 yıllık dönemde…

Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanan ve…

İnfazı gerçekleştirilen ölüm cezası kararı sayısı “712”

Bunlardan sadece 15'i kadın hükümlüydü…

***

Bitiriyoruz…

Neyle?

20’nci Dönem İzmir Milletvekili, hukukçu ve Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi önceki başkanı ve Ege’deSonsöz yazarı Metin Öney, büyüğümüzün tespitleriyle… Diyor ki, Metin Ağabey:

“Bir hukukçu ve siyaset insanı olarak esas itibarıyla ölüm cezasına karşıydım… Bu konuda pek çok beyanlarım olmuştur…

Ancak...

Uzun zamandır ülkemizin sokaklarının…

Suç örgütlerini adeta hesaplaşma alanına dönmesi…

Ve bilhassa çocuklara kadınlara ve birden çok insana karşı işlenen cinayetler fikirlerimin değişmesine yol açtı...

Bu sebeple…

Çocuklara kadınlara ve birden çok kişilere karşı işlenen…

Öldürme suçlarına karşı pek çok ülkede olduğu gibi…

Ülkemizde de ölüm cezası uygulanmalıdır…

Ne kadar caydırıcı olur bilemiyorum ama yine de etkisi olacağını düşünüyorum…”

Nokta…

Hamiş: An itibarıyla, gelişmiş ülkeler arasında…

Sadece Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Güney Kore, Tayvan ve Singapur'da ölüm cezası halen yürürlükte…

Avrupa ve çoğu Latin Amerika devletleri…

Ölüm cezasını yürürlükten kaldırdı... 

Avrupa kıtasında ise sadece Belarus ve Rusya'da ölüm cezası geçerliliğini koruyor…

Sonsöz: “Her kalbin çarpıntısı, kendi ecelinin ayak sesidir…” / Bayezid-i Bistami  - İranlı filazof…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
NUSRET ALI DOGAN 10 Ekim 2024 Perşembe 10:09

ölümün ya da ölümden beter verilen zararın cezası ölüm olmalı. düşünmeye gerek yok kendini savunma dışında insan öldüreni öldüreceksin...

Yorumu oyla      0      0  
Halil 10 Ekim 2024 Perşembe 10:01

İdam cezası eşini, çocuğunu, annesini, babasını vahşice öldürenlere verilecekse tamam… İdam cezası minik Sıla’ya tecavüz edip öldürülenlere verilecekse tamam… idam cezası Narin’in 51 gün geçmesine rağmen bulunamayan katillerine verilecekse tamam… Kendisiyle yaşıt olan iki genç kızı parçalayıp surlardan atlayan caniye verilecekse tamam.. Örnekler sayısız.. Ancak adalet doğru tecelli etmeli.. Şunu unutmayalım… İdam cezası olsaydı Ergenekon, Balyoz, askeri casusluk gibi kumpasların mağduru olan ve suçsuzluğu kanıtlanmış başta İlker Başbuğ olmak üzere yüzlerce kişi ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılandı… Üstelik suçlu (!) da bulundu… İdam cezası olsaydı belki de çoğu suçsuz yere yağlı ipe çekilecekti..

Yorumu oyla      0      0  
VfV 10 Ekim 2024 Perşembe 09:36

Başlıktaki sorunun yanıtı: Sonuna kadar haklı. Bizim insanımızın anladığı şu: Sallandıracaksın iki tanesini bak bir daha yapabiliyorlar mı? Suçlular, suç işlemeye meyilliler de biliyor ki ülkede ne adalet var, ne ceza var, ne uygulama var. 20-30 hatta 50 değişik suçtan arananlar ellerini kollarını sallayarak dolaşıyor. Biz işinde gücünde vatandaşlar ise her köşe başındaki denetimde acaba polis bir şey mi söyleyecek çekincesiyle yaşıyoruz. Ülke suçlular ülkesi.

Yorumu oyla      0      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Vali Bey neden ‘yıkamam’ dedi?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Keşke idam olsaydı’ diyenler haklı mı?
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birkaç gün önce Çin
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
'Pişman olmuş adama Nobel verdiler!'
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
‘Gönülsüz bekarlar’ için bakanlar devreye!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İmamoğlu yalnız mı bırakılıyor?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Atatürk’ten rövanşı alacaklar da…
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (10) 'Bak Postacı Geliyor'
Serdar DEĞİRMENCİ
Serdar DEĞİRMENCİ
Sonbahar
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bu da geçer
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva