Ümit YALDIZ
Keser döner…
30 Kasım 2011 Çarşamba

Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun bana göre milat olarak değerlendirilmesi gereken Torbalı konuşmasının hem önceki iki operasyonları hem de olası yeni operasyonların gidişatını derinden etkileyeceğini düşünenler olabilir.
Kocaoğlu ile AK Partililerin neredeyse aynı ifadelerle ‘yargıya’ yüklenmeleri de sürecin nereye gideceğine dair ipuçları vermeye yetiyor aslında. Bu aşamadan sonra yargının operasyona ilişkin tutum değiştirmesi ya da en azından süreci bir noktaya bağlaması beklenebilir.
*
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, Kültür Bakanı Günay ve İzmir Milletvekili Aşlık’ın yargıya özellikle de operasyonu yürüten özel yetkili mahkemelere yönelik eleştirileri boşuna değil.  AK Parti cephesinin üç önemli isminin sözleriyle Başkan Kocaoğlu’nun ‘hesap vermeye, sorgulanmaya değil, sabahın bir saatinde evlerimizden alınmaya, çete/örgüt muamelesi görmeye karşıyız’ ifadesi birleştirildiğinde son günlerde İzmir Adliyesi’ndeki gelişmelere anlam vermek de kolaylaşıyor aslında.
Mayıs ayından itibaren operasyonun içinde yer alan tek Özel Yetkili Savcı olan Fatih Genç ile meslektaşı Faruk Çalışkan’ın ‘özel yetkileri’ operasyon haftasında alındı.
Gerekçe olarak basına Haliçte Yaşayan Simonlar kitabında isimlerinin geçmesi yansımış olsa da gelişmeler bununla da sınırlı değildi.
Operasyonun ilk iki davasında 11 tutuklama kararı veren Hakim İsmail Şahin’in bir anda rapor alıp yerine gelen hakimin kritik dosyalardaki isimleri uzun uzun dinleyip tamamını tahliye etmesi sürecin kırılma noktasıydı.
Başından bu yana yargının tutumu konusunda kafalar karışıktı zaten. Operasyonu tamamen AK Parti’ye yıkanlar olduğu gibi yargının kendi içindeki hesaplaşmasının da bu süreçte rol oynamış olabileceği de konuşuluyordu.
Eski İl Başkanı ve Milletvekili Ali Aşlık’ın ‘Hükümet olarak yargının binalarını değiştirdik ama zihniyetini hala değiştiremedik’ sözleri de iktidarın operasyonun faturasını kime kestiğini göstermeye yetiyordu.
CHP’li Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik ‘çete’ operasyonunun yargı mensupları açısından başlangıçtaki gibi ‘ödül’ değil ‘cezaya’ dönüştüğü bir süreç…
Soruşturmanın hazırlık safhasını yürüten savcının aniden HSYK üyeliğine seçilmesi, ilk operasyonda ‘hem gözaltı hem de tutuklama’ kararlarının altına imza atan hakimin mahkeme başkanı olmasıyla, Büyükşehir Belediyesi’ne dokunan yargı mensuplarının ödüllendirildi imajı pekişmişti.
Ama gelinen noktada işler terse dönmüş görünüyor.
Operasyonu yorumladığı gerekçesiyle CHP tarafından HSYK’ya şikayet edilen Başsavcı Durdu Kavak’ın belki de 18 Ekim 2011 tarihli HSYK genelgesindeki ‘masumiyet karinesini’ ihlalden işlem göreceği bile iddia ediliyor gelinen noktada.
*
Anlaşılan o ki hem AK Parti hükümeti hem de CHP, İzmir’deki ‘çete operasyonunun’ durmasını istiyor.
Sonuçta ister istemez siyasi sonuç doğuracak olan operasyonun gazabı iktidar cephesini tedirgin ederken Başkan Kocaoğlu’nun derdi tutuklu arkadaşlarını kurtarmak.
Yargılanmasınlar demiyor.
Tutuksuz yargılansınlar gerekirse’ diyor tam aksine…
‘Ankara ve İstanbul’da, Kayseri’de olduğu gibi…
İzmir’deki operasyonun en can alıcı noktası bu…
Ankara ve İstanbul’daki AK Partili belediyelere de soruşturma açılıyor. Hatta içişleri bakanlığı verilerine göre İzmir ‘devam eden soruşturma sayıları’ hariç diğer kıyaslamalarda Ankara ve İstanbul’un gerisinde. Ama AK Partili belediyelere yönelik ‘çete kapsamında’ operasyon düzenlenmiyor, birinci sınıf devlet memurlarına üçüncü sınıf suçlu muamelesi yapılmıyor.  
*
Ortaya atılan belgeler, bilirkişi raporları dâhil açıklanan pek çok belgede operasyonu çete/örgüt sınıfına sokacak durum gözükmüyor. Ağırlıklı olarak kişisel ihmal ve bireysel kusurların altı çizilmiş bilirkişi raporlarında.
Ve bilirkişilerin pek çok konuyu aslında bilmediği de 10 kişinin tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildiği ESHOT durak ihalesinde ortaya çıkmış. Yapılan teknik açıklama, hâkimi ikna etmeye yetmiş çünkü.
Çankaya’daki katkı otopark ihalesi de öyle… Her ne kadar Başkan Kocaoğlu, ‘Mafyaya vermem’ diyerek şimşekleri üzerine çekmiş olsa da bu kentte bir otopark mafyasının olduğu devlet sırrı değil. Merhum Piriştina’nın kentin her noktasını İZELMAN’a bağlayarak çözdüğü, Kocaoğlu’nun da aynı yoldan yürüdüğü son 7-8 yılda beli kırılsa da akşamın belirli bir saatinden itibaren hala Alsancak’ın pek çok sokağında otopark mafyasının borusu ötüyor. Ne yazık ki bunu da herkes biliyor.
*
Belediye malını, belediye şirketine vermenin neresinde çetecilik ruhu olabilir ki zaten. Asıl çete belediye malını birilerine peşkeş çekmekle başlamaz mı?
Diğer iddiaların pek çoğu zaten komik!
Manisalı köylü kooperatifinden öğretmenler için satın aldığın atkı ve şallar için neden ihale yapmadın? Gümüldürlü üreticiden alıp okullara dağıttığın Mandalinalar için nasıl fatura kestin?
Vefat evlerine gönderdiğin pide ve ayranları kime verdin?
Neden yemekhane kurmadın da çalışanlarına ‘ticket’ verdin?
Sandviç ve meyve sularını okullu çocuklara mı CHP’li gençlere mi dağıttın?
Personel ihalesine neden özel şirket sokmadın? Belediyede bırakmak için neden çaba gösterdin?
Durak ihalesini neden TL üzerinden yapmadın da euro üzerinden yaptın?
Sezen Aksu ve Şevval Sam için neden açık ihaleye çıkmadın da 22b'den temin yaptın?
Vesaire… Vesaire…
*
Eğer tüm bu sorularla muhatap olacak bir çete olsaydı sanıyorum onun adı ‘devlet/kamu çetesi’ olurdu kuşkusuz. Başkan Aziz Kocaoğlu, ısrarla ‘İzmir’de çete/örgüt yok’ diyor. Varsa ufak tefek kusurumuz vardır. Onun de yeri özel yetkili mahkemeler değildir’ diyor.
*
İzmir’de bana göre de ‘çete, örgüt’ yok! Ama Türkiye’de acayip çeteler var. Devletin içinde de var, dışında da…
Bunu herkes biliyor da…
Bugün söyleyemiyor.
Ama yakındır, yakın…
Ne demiş atalarımız…
Keser, döner sap döner. Gün gelir hesap döner!
Herkese lazım olacak adaletin gerçek anlamda tecelli edeceği günleri görmek umuduyla…
Umudunuzu koruyunuz.
 
 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 16 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
by747 1 Aralık 2011 Perşembe 22:23

İzmir ve İstanbul'da "AZİZ"lere yapılan azizlikler,CHP oylarının kemikleşmesine yol açıyorsa, AKP içerden sabote ediliyor demektir.Filler döğüşür,olan çimenlere olurmuş.Olacak o kadar, abartmayalım.Borçlunun duacısı, alacaklısı olurmuş misali,Pazar günü miting de "Aziz Başkan"ın yanında olalım. 28 Şubatı alkışlayan şaşkınlar: kaderinizi askere havale etmeyi bırakıp, biraz ALINTERİ dökün, emek harcayın.

Yorumu oyla      14      6  
Sadece Adalet 1 Aralık 2011 Perşembe 21:30

AKP, ortada 7 aydır koparılan gürültüyü haklı çıkaracak bir suç olmadığı anlaşılınca "ben yapmadım, yargı yaptı" söylemine hız verdi.

Yorumu oyla      12      6  
aren 1 Aralık 2011 Perşembe 15:44

otoparkçı mafyada belediyeci mafya degilmi.mafya dedigin kişiyi savcılıga vermen lazım.izalmanının paraları ne yapıyor?

Yorumu oyla      16      15  
yalaka 1 Aralık 2011 Perşembe 15:41

aziz başkan büyük başkan.başbakanda olur,süleymanda

Yorumu oyla      16      9  
ALINTERİ GÖREVLİS 1 Aralık 2011 Perşembe 13:21

by747YEye;28 şubat kararlarına imza atanlar,şu anda AKEPE'en üst düzey görevdeler.Koltuk tatlı geldiği için,28 Şubat karalarına imza atanlar,şi,mdi AKEPE'de demokrasi"MÜCAHİT"i pozlarındalar.Siyasetle ilgilenen herkes,bu sahte"DEMOKRASİ KAHRAMALARI!!"NI İYİ TANIR.28 ŞUBAT KARARLARINI AĞZINA ALDIĞINA GÖRE,önce partindeki "o" isimleri öğren,sonra yorum!!yaz..Haydi bakayım dersine iyi çalış!

Yorumu oyla      17      6  
süleyman 1 Aralık 2011 Perşembe 11:09

Dalkavuk rumuz Cüneyt Özdemir önce Fetullahın biatından çıkıp gazeteci olucak sonra alaycı olucak,ÇYDD derneği başkanını çıkardığındada gülen tarikatı dendiğinde laf söyletmem diyip susturduğunuda gördük.Aziz Başkan a her soruyu sorsunlar.vız gelir,tırıs gider

Yorumu oyla      26      8  
by747 1 Aralık 2011 Perşembe 10:09

"Acemi nalbant gavur eşeğinde sınarmış kendini" İzmir'den âlâ da "Gavur" olmadığına göre(İzmir'liler sevmişler bu sıfatı ne akılsa) AKP'nin stajyer bürokratları, nasıl becerikli olduklarını İzmir'de gösterip, ulusal bazda rol kapmaya çalışıyorlar doğal olarak.Hani hep övünürüz ya: İzmir mihenk taşıdır, sıçrama tahtasıdır diye. Ayrıca, kurtarıcı bekleyen toplumlarda devran kendiliğinden değişmez.Basiretsizce alkışlanan 28 Şubat bin yıl sürecek idiyse, statükonun tasfiyesi de bin yıl sürebilir...

Yorumu oyla      23      8  
Özgür. 1 Aralık 2011 Perşembe 09:34

Sayın Ümit Bey; Lütfen yazılarınızı bu kadar içten yazmayın, inanarak yazmayın. Sonra başınıza bir iş gelecek bir de sizin için üzüleceğiz. Lütfen :):)... Ağzınıza, kaleminize , yüreğinize ve emeğinize sağlık. Ancak hükümetin bu işte parmağı olmadığına yönelik düşüncenizi bir kenara bırakın. Özel yetkili savcılar nereden yetki alıp talimat alıyor ve işlem başlatıyorlar? Tekrar tekrar teşekkürler.

Yorumu oyla      24      6  
zuzu 1 Aralık 2011 Perşembe 03:07

İzmirde GAVUR çetesi var bundan daha büyük çete mi olur ihaleleri DENİZ FENERİ ne falan vermiş olaydınız böyle tutuklanmazdınız. Biz Sayın Başkanımıza güveniyoruz onu iyi tanıyoruz ama onu tanımayanlara kendini biraz daha iyi ifade etmesini bekliyoruz adamın yolsuzlukla işi olmadığından kendini nasıl savunacağını da bilemiyo Minareyi çalan kılıfını hazırlar diye türkçemize yerleşmiş çok güzel bi deyim vardır ee işte başkanımızda minareyi çalmış olaydı kılıf elinde gezerdi:)

Yorumu oyla      27      7  
özizmirli 30 Kasım 2011 Çarşamba 22:14

Sayın Ümit Yaldız bey gerçekten tüm yaşananları doğru ve mantıklı olarak açıklamışsınız. Artık gerçekten adaletin yerini bulması ve yargısız infazların yapılmaması...umutlarımızın tükenmemesi ve bir an önce adaletin yerini bulması dileğiyle

Yorumu oyla      25      7  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
İzmirli kız ve Onur E. Yıldız meselesi
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
CHP ne yapmalı?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Sinema dünyasına İzmirli iki yıldız!
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Neden toprak reformu yapılmalı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Eril toplumda kıyamet alametleri...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmir’e kruvaziyer niye gelsin?
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İzmir’in sokakları hem kız hem deniz kokar… 
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çocuk nasıl şımarır?
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve bugün Türkiye (8) 'Sokak satıcıları'
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva