Mehmet KARABEL
Halktan biri olma sanatı!
1 Ekim 2024 Salı

Karşılıklı çaylarımızı yudumlarken...

Minik bir kağıdın üstüne...

“172.000” yazdı; bana doğru uzattı...

“Nedir bu?” dercesine gözlerinin içine baktım...

Meraklandırma süresini kısalttı ve dilinin ucuna geleni esirgemedi:

(*) OECD’ye göre geçen ağustos raporundan tek satır:

“Türkiye’de her gün 172 bin çocuk yatağa aç giriyor...”

Yine o rapora göre...

“Türkiye’de her beş çocuktan biri yeterli beslenemiyor!”

Ve, sevindiren ve gururlandıran sonsözü ise şöyle:

“Aydın’da hiç kimse yatağa aç girmez, hiç kimse soğuktan üşümez... Çünkü biz varız, Aydın Büyükşehir Belediyesi var...”

***

Üstteki iddialı iki cümlenin patenti...

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na ait...

Peki...

17 ilçesi ve...

Toplam 1 milyon 200 bine yakın nüfusuyla...

Dünyaca ünlü

Yunan Tarihçi Herodot’un..

“Yeryüzü üzerinde bizim bildiğimiz en güzel gökyüzünün altı ve en güzel iklimin bulunduğu yer...”

Diye tarif ettiği...

Evliya Çelebi’nin ise tarihe kaydettiği satırlarıyla...

“Dağlarından yağ, ovalarından bal akar...”

Diye anlattığı Aydın’da...

Neden, çocukların yatağa aç girmediğini...

Kimseciklerin soğuktan üşemediğini...

Özlem Başkan...

Bakın nasıl anlattı:

“Her zaman fakir fukara, garip gurabanın yanında olduk...

Olmaya da devam edeceğiz...

Aydın'da yaşayan herkes bu sözü bilir...

Bu sözün anlamını da yüreğinin en dibinde yaşar...

Aydın Belediyesi’nin bu güzel kentin her köşesine ulaşan...

Örnek bir projemiz var...

Adı, “AYBA”...

O topraklarda yaşayan herkes bilir…

“AYBA” demek…

“Aydın Belediyesi’nin Hizmet Ağı” demek…

AYBA ekipleri “7 gün 24 saat” Aydınlıların hizmetinde...

Sıcak yemekler...

Tam zamanında ihtiyaç sahibi Aydınlıların evine ulaşır...

En uzak köyde...

Hatta en ücra noktada bile olsa...

AYBA ekipleri o Aydınlı aileleri bulur “bayram sevinci” yaşatır...

Gerçekten bu güzel şehirde...

Kimsecikler, “Yatağa aç girdim!” diyemez...

Hatta...

“Ben üşüyorum!” diyeni bile bulamazsınız...

***

Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin dost eli...

Nasıl oluyor da...

Her yere belirlenen saatlerde ulaşabiliyor?

Zor değil…

Şahane bir düzen kurulmuş...

Siyasetçi kimliğini bi’kenara koyun…

Acaba?

Her belediye başkanı…

O kente hizmetleriyle…

Tartışmasız “10 numara 5 yıldız” bir belediye başkanı olabilir…

Ama…

Yeri ve zamanı geldiğinde…

O kentteki hemşehrilerinin…

Annesi… Babası… Ablası… Ağabeyi…

Olabilir mi?

O başkan bunu “olur” yapıyor…

Nasıl oluyorsa…

Her ailenin “gönülden bir ferdi” olabiliyor?

Üstelik…

“İki dönem milletvekilliği”nin yanı sıra…

“20 yıla koşan” belediye reisi unvanı ile…

***

Özlem Çerçioğlu, etkin ve başarılı bir siyasetçi…

Hem iki dönem milletvekili deneyimi var…

Hem de “Aydın’ın Reisi” olarak…

Dört dönemdir bıraktığı bir “iz” var…

***

Bitiriyoruz…

Farkında mısınız?

Memleketini seven her uzman…

Şu sıralarda…

Aşağı yukarı “aynı sözcükler” ile Türkiye’ye sesleniyor…

Ve diyorlar ki:

“Yetersiz beslenme, çocuğu sadece aç bırakmakla kalmıyor… O dünya güzelinin hastalıklara karşı direncini zayıflatıyor… Bütün yavruları, başta verem ve zatürre gibi hastalıklara karşı savunmasız bırakıyor… Böyle bir tabloya karşı ana / babaların halini düşünebiliyor musunuz?”

An itibarıyla…

Türkiye'de 6,5 milyon çocuk…

Aşırı yoksulluk içinde yaşıyor ve bu durum…

Türkiye’deki “ekonomik kriz”in derinleştiğini gösteriyor…

Şimdi diyeceksiniz ki…

“Özellikle bebeklerin ve okula başlayan çocukların geleceği ne olacak?”

O’nu da…

Türkiye’yi yönetenler söyleyecek…

Şunu unutmayalım:

“Söz…

Söz verenlerin en kıymetli hazinesidir…”

Aydın’ın “Topuklu Efe”si sözünü tutuyor…

Bunun sonucuna göre…

Efeler diyarında…

Özellikle çocuklar dahil hiç kimse yatağa aç girmiyor ve…

Hiç kimse soğuktan üşümüyor…

(*) OECD: “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü”...

Nokta…

Hamiş: Taaa, yedii yıl önce Hürriyet’e verdiği röportajda bakın neler demiş Topuklu Efe: “Ben neysem oyum. Milletvekili ve belediye başkanı olmadan önce nasıl yaşıyorsam yine aynı şekilde yaşıyorum... Hafta sonları arabamı kendim kullanırım… Kot pantolonumu, spor ayakkabımı giyerim… Tek başıma veya çocuklarımla sokakta dolaşırım… Alışverişimi kendim yaparım… Başkan havası basmıyorum... Aydınlılar, beni kendilerinden biri olarak görüyorlar ki, öyle zaten…”

Sonsöz: Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak gerekir… / Necip Fazıl Kısakürek – Şair, romancı ve oyun yazarı…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen 1 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Halktan biri olma sanatı!
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (7) 'Yazlık Sinemalar'
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Kartla ödemede 'derin' sorular!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Yolun sonu
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Buraya kadar!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Pişmanlıklar
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Gürgen Kral
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Rüşvet ile jest arasında!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Stoilov’a nazar değdi!
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
Kirpi ikilemi – Hayır deme sanatı
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva