Nedim ATİLLA
Gıdalar, tütünden daha çok öldürüyor!
4 Ocak 2024 Perşembe

2023’te 2-3 kez konu ettiğimiz Ultra İşlenmiş Gıdalar öyle görünüyor ki bu yıl da gündemden düşmeyecek …

Her ne kadar tuhaf görünse de dünya genelinde erken ölümün önde gelen nedeni olarak tütünün yerini gıda aldı. Dünya Sağlık Örgütü rakamlarına göre Amerika'da her yıl, ABD tarihindeki tüm savaşlarda ölenlerin toplamından daha fazla insan, yetersiz ya da beslenmeden kaynaklanan hastalıklardan ölüyormuş.

“Amerikalılar pisboğazdır” diye genelleme yapılıyor. İnanırım. Resmi olarak, gıdanın sağlık üzerindeki etkileri tamamen besin içeriğinden, yani içerdiği yağ, tuz, şeker ve lif miktarından kaynaklanıyor.  Mevcut sistem, paketteki ayrıntılı bilgileri okuyup önerilen değerlere göre ne kadar yemeniz gerektiğine karar vermeyi size bırakıyor ve eğer çocuklarınız varsa onlar için de değerleri bilmeniz gerekiyor. Bu çoğu insan için neredeyse imkansızdır; ancak her lokmada ne kadar yağ, tuz ve şeker tükettiğinizi tam olarak hesaplayabilseniz bile, yine de sağlığın hayati bir belirleyicisini, yani yemeğin nasıl işlendiğini ihmal ediyorsunuzdur.

Gerçek gıda yazarlarına göre UPF yeni düşmanımızdır. Daha önce de yazmıştım: Slow Food gönüllülerinin kafalarına taktıkları ve kesinlikle uzak durulmasını istedikleri çok önemli bir mevzu da “Ultra işlenmiş gıdalar” İngilizcesi “ultra processed food” kısaltılmış haliyle UPF!

UPF nedir? Ultra işlenmiş bir besindir. Ultra işlenmiş gıda nedir? Tahıl ve sosisleri, meyve aromalı yoğurtları ve hazır çorbaları içerebilir.

2023’te dünyanın birçok ülkesinde bulundum, gözlemim o ki dünya yurttaşları UPF'nin tanımını bilmiyor gibi görünüyor ancak bundan korkmaları gerektiğini biliyorlar.

“UPF: Neden Hepimiz Yemek Olmayan Şeyleri Yiyoruz… ve Neden Yiyebiliriz” (Ultra-Processed People: Why Do We All Eat Stuff That Isn’t Food … and Why Can’t We Stop?) adlı çok satan kitabın yazarı bulaşıcı hastalıklar doktoru Chris van Tulleken  UPF'nin "uzun ve resmi bir bilimsel tanımından" vazgeçip bunun şu şekilde özetlenebileceğini öne sürüyor: "Plastiğe sarılıysa ve genellikle bir pakette bulamayacağınız en az bir bileşen içeriyorsa UPF'dir”.

Bu UPF meselesini günlük siyasetin dışına çıkarıp her yerde tartışmalıyız… Ben de aklı başında her ortamda tartışıyorum. Geçenlerde bir arkadaşım, “Nedim abi neden UPF diyorsun, dilimizde ‘abur-cubur’ diye ne güzel deyim var, öyle desene” dedi, hak verdim.

Hakikaten neden abur cuburun yeni bir tanımına ihtiyacımız var ki?

Birisi en sevdiği çilekli yoğurdun felç geçirmesine neden olacağını düşünürse ne olur?

2021'de ABD’de yapılan bir araştırma, yoksul insanların daha fazla UPF yediğini ortaya çıkardı.

UPF ile ilgili alarm veren araştırmacılar ve yazarlar genellikle gıda endüstrisinin daha fazla düzenlenmesi ve tüketicilerin daha bilgili olduğu bir dünya talep ediyor.

Yağ, tuz veya şeker oranı yüksek gıdaların sağlığımızı nasıl etkilediğini zaten çok iyi biliyoruz; burada düzenlemeleri daha da ileri götürmemiz gerekmez mi?

Şirketlerin kötü seçimlerinden tüketicilerin sorumlu tutulduğu bir dünyada yaşıyoruz

Keşke herkesin kendisi için en mutlu ve en sağlıklı yiyecek seçimini yapabilecek kadar zamanı ve parası olsaydı…

Gıda eşitsizliğiyle mücadele ederken ve daha fazla düzenleme yapılması için baskı yaparken, insanları eğitmekle onları korkutmak arasında ince bir çizgi var. Bu çizgi keyfi olabilir; ancak yine de UPF'nin birçok tanımı da öyle.

Ve bir daha yazayım:

Sizlere tavsiyem Fransa’da aralarında Slow Food gönüllülerinin de bulunduğu bir grup tarafından geliştirilen Open Food Facts uygulamasını kullanmanız. Telefona ücretsiz iniyor. Kullanışlı ve ücretsiz bir kaynak OFF ( https://world.openfoodfacts.org/ ) Fransa merkezli kâr amacı gütmeyen bir kuruluş tarafından on binlerce gönüllünün katkılarıyla hazırlanan bu uygulama, ürünleri aramanıza ve UPF’leri tanımlamak için barkodları taramanıza olanak tanıyor. Şu ana kadar veritabanı 3 milyondan fazla ürün içeriyor.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Hakan 4 Ocak 2024 Perşembe 10:58

Bilgilendirmeler için çok teşekkür ederiz. Kaleminize sağlık

Yorumu oyla      1      1  
Enver Olgunsoy 4 Ocak 2024 Perşembe 09:17

Sn.Atilla yine cok önemli bir konuya dikkat cekmişsiniz.Ancak yine de aşiri işlenmis gida ürünleri demeye devam edelim bence zira abur cubur bence tam karsiligi degil .Abur cubur pek ala işlenmemis bir takım gida ürünleri de olabilir ve aşirı ıslenmiş gida tanımıni perdeler bence..Ayrica yazinizin başligini görünce ne oluyoruz tütünü aklama demeyelim de zararlarini hafife mi aliyoruz düşüncesine sebep olabilir mi kaygisina düstüm.

Yorumu oyla      1      1  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Atatürk’ün Toprak Kanunu ya da feodalizmin tasfiyesi uğraşısı
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
O köy devlete kafa tutamaz!
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Siber ve milli!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Çeşme Projesi’ni kim sabote etti?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Dinimiz Âmin
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Germir bağları
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Müzik ve mandolin
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
 Narin (İnce) Habercilik ve Medya Etiği
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Gazzeli Çocuklara Mektuplar (5) Yönetmen değil, önce insanım!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Okullar açıldı
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva