Nedim ATİLLA
Bugün, Assos’ta felsefe…
6 Temmuz 2015 Pazartesi

Şadan Gökovalı Hocama sormuştum, Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir’in en sevdiği söz hangisiydi diye… Cevabı, “Merak ederim, insanlar merak etmeden nasıl yaşarlar” olmuştu… Mevlana’nın en güzel sözlerinden biri değil midir, “Soru da cevap da meraktan doğdu…”

Rahmetli gazeteci büyüğümüz babası ile aynı adı taşıyan Örsan K. Öymen’in geçen Pazar Birgün’de yayımlanan yazısındaki felsefe tanımı aklıma getirdi, Balıkçı’nın bu sözlerini: “Felsefe’nin temelinde merak duygusu ve bu merak duygusu üzerinden akıl yürütmek vardır. Merak etmeyen insan Felsefe yapamaz. Akıl yürütmeyen insan da Felsefe yapamaz…”

Haftaya felsefe ile başlamamızın nedeni bugün Assos’ta 15. Kez toplanacak olan dünyaca ünlü felsefecilerin toplantısı. İki günlüğüne (Çarşamba-Perşembe) ben de izlemeye gideceğim… Örsan Öymen, orta öğreniminden felsefenin tamamen ve bilinçli olarak kazındığı bir ülkede, bundan 15 yıl önce, 2000 yılında, Assos’ta, “Assos’ta Felsefe / Assos Felsefe Akademisi” adını verdiği oluşumu kurarak tarihe geçecek bir işe imza attı… Her yıl düzenli olarak, kışın ulusal boyutta, yazın uluslararası boyutta olmak üzere, dünya çapında önemli uzmanların da katıldığı, iki adet sempozyum düzenliyor. Kurucusu ve Başkanı olduğu Felsefe Sanat Bilim Derneği bünyesinde gerçekleşen, ücretsiz ve herkese açık olan bu etkinliğe, bugüne kadar 5000’i aşkın kişi katıldı. “Assos’ta Felsefe / Assos Felsefe Akademisi”, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, Felsefe alanında üniversite dışında yapılan etkinlikler içerisinde, düzenli olarak en uzun süre gerçekleşmiş olan etkinlik…

Assos Felsefe Akademisi, Aristoteles’in (bizim memlekette kısaca Aristo diye bilinir) burada felsefe dersleri verdiği yıllardan sonra, yani binlerce yıl sonra, Assos’a felsefeyi yeniden getiren ilk hareket. Assos’ta felsefe yapılırken, bir yandan felsefenin gelişmesine katkıda bulunmak, bir yandan da, Antik Yunan'da olduğu gibi, doğal bir ortamdan kopmamak, Ege'nin doğasıyla ve kültürüyle bütünleşmek, büyük kent yaşamının acımasız düzeninden uzakta kalmak temel hedef…

Unutulmamalı ki, öte yandan felsefenin doğduğu yer Batı Anadolu’dur.  Felsefe, Söke yakınlarındaki Balat köyü yanındaki antik Miletos’ta, M.Ö. 7. yüzyılda, Thales, Anaksimender, Anaksimenes gibi filozoflarla başlamıştır.

Kısa bir süre önce yitirdiğimiz Yaşar Kemal, Thales’i dilinden düşürmezdi… Onun sözünü alıntılayayım: Thales milattan önce 624’de doğdu. 548’de de öldü. Thales’i nereden çıkardın diyeceksiniz. Yıllardır onun birkaç sözüyle birlikteyim.  Bu sözleri bana eski Yunancadan Halikarnas Balıkçısı çevirdi. O gün bugündür dilimden düşürmedim. Thales diyor ki: Kanunları yapanlardan halkların türkülerini yaratanlar daha güçlüdür. Bilimde ve sanatta atlamalar olamaz. Her yeni oluşum eski zincirin son halkası olabilir. Örneğin, bugün mitolojiyi, on dokuzuncu yüzyıldan daha iyi anlıyoruz.   Bir romancı, bir şair, bir ressam,  insan gerçeğine varmayı dilerken, yaşamımızdaki mitleri, düşleri kolay kolay kulak ardı edemiyor.  Kurulan düşlerin, mit dünyalarının insan yaşamında payının büyük olduğunu artık herkes biliyor…”

***

Daha sonra, Efes’te yaşamış olan Herakleitos ve Urla- Klazomenai’de yaşamış olan Anaksagoras karşımıza çıkar… Urlalı Anaksagoras… Anaksagoras ay ışığını, ay ve güneş tutulmalarını doğru olarak açıklayan ilk insan… Seküler düşüncenin ilk babası… Atina’ya Felsefe ve Bilim alanındaki çalışmaları ilk defa götüren kişinin de Anaksagoras olduğu söylenir. O dönemde daha Atina’da Felsefe geleneği yoktu. Sokrates, Platon ve Aristoteles gibi filozoflar yoktu. Atina da Felsefe alanında yaşanan patlamanın altyapısı Anadolu da daha önce oluşmuştu. Sokrates, Platon, Aristoteles gibi önemli filozoflar sayesinde de Felsefe, yüzyıllar içerisinde, bir yandan Orta Doğu ve Kuzey Afrika coğrafyasına, bir yandan da Avrupa’ya ve Amerika’ya yayıldı.

Ve Herakleitos… Çağdaş düşüncenin felsefenin başlatıcısı.. Herakleitos kendisinden önceki filozofların boşu boşuna evrende kalıcılık ve süreklilik aradıklarını, oysa evrende kalıcılık bulunmayıp, mutlak bir değişmenin söz konusu olduğunu öne sürmüştür. Nehir akıp gittiği için, o aynı nehre iki kez giremeyeceğimizi ilk o söyler…  Evrende hiçbir nesne, nesnelerin hiçbir özelliği yoktur ki, değişmeden aynı kalsın. Her şey bir başka şeyin yıkımı ve ölümü sayesinde varlığa gelmekte ve daha sonra yok olup gitmektedir. Evrendeki tüm ögeler arasında sürekli bir çatışma ve savaş hali vardır ve değişmeyen tek şey, bu değişme halinin sonucu olan kozmik denge durumudur.

Örsan Öymen, “Felsefe, dogmatik inançların, cemaatçi, dinci, gelenekçi ve töreci anlayışların anti-tezidir. Felsefe’nin egemen tabuları yıkmak gibi bir potansiyeli vardır. Felsefe, bilgi, bilim, varlık, ahlak, siyaset, sanat, zihin, dil, din gibi konularda felsefi düşünceler, kuramlar ve temellendirmeler geliştiren bir alandır" diyor…

Bu hafta yolunuz Assos’a düşerse bugün başlayan Felsefe Akademisi’ne de bir uğrayın derim… Hafta sonuna kadar ücretsiz olarak izleyebileceğiniz onlarca konuşma var… Hangisine rastlasanız mutlaka öğrenecek bir harf-kelime bulmak mümkün…

Ya da “havalar çok ısındı, ne gerek felsefeye” diyebilirsiniz. Siz de haklısınız…

Ben de sadece “Merak ederim, insanlar merak etmeden nasıl yaşarlar…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen 5 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
salim çetin 7 Temmuz 2015 Salı 10:51

Çok güzel yazı. Nedim Ustaya sevgiler, saygılar. Zevkle okudum...

Yorumu oyla      12      5  
Cevdet Bakar 6 Temmuz 2015 Pazartesi 13:22

Nedim Bey, Assos'a gitsek otellerde yer bulabilir miyiz. Öneriniz çok güzel ama zamanlaması yanlış olmuş biraz. (M.Bakar'ın kardeşiyim ben, tanırsınız)

Yorumu oyla      13      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Rahmetliyi nasıl bilirdiniz?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Bir Batı hikayesi
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Saltanat ve yağma kurumu olarak belediyeler...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Onlar hayatın düşmanıdırlar sevgilim…
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Analar ne yiğitler doğurmuş!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Fotoğraf: İnsanlığımızı yitirirken soytarıya mı dönüşüyoruz?
Kemal ARI
Kemal ARI
Atatürk'ü anlamak...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe gün sayıyor!
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Aklıma 'Doğan Kardeş' geliverince… 
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Sandık tartışması...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva