Ümit YALDIZ
Bornova kongresinin düşündürdükleri
23 Nisan 2012 Pazartesi

Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı Yeni CHP söylemini tartışırken şu tehlikeye dikkat çekmiştim.
Taaa 1,5 yıl öncesinden… ‘Baykal dönemindeki adamcılık yerini mezhepçiliğe ya da etnik yapılanmacılığa bırakabilir. CHP’yi bekleyen asıl tehlike de budur’
Bu yazı üzerine kentte kıyameti koparanlar oldu. Fiilen değilse de psikolojik saldırılara maruz kaldım. Ama gelinen noktada halkı çıktım. En azından İzmir örgütünün kongre sürecinde yaşananlar 1,5 yıl öncesinden dikkat çektiğim tehlikenin kapıya dayandığını ortaya koydu. İçten içe alev alev yanan, kor halini alan bu yangın kimi ilçelerde açığa çıkmaya başlamış, bu tehlikeli yangını söndürmek belediye başkanlarına kalmıştı hatta. Balçova örneğinde olduğu gibi… Birkaç gün önce adı il başkanlığı kulislerinde geçen yılların Baykalcısı ama son dönem Yeni CHP söyleminin yılmaz savunucusu Yücel Özen’in açıklaması dikkat çekiciydi.
CHP’nin 1980 öncesinde tüm renkleri barındıran bir kitle partisi olduğuna dikkat çeken Özen, Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı Yeni CHP söyleminin örgütlere yeterince anlaşılamadığının altını çiziyordu. Eskiden Baykalcılık vardı, şimdi Kılıçdaroğluculuk yapılmaya çalışılıyor. Hatta Tuncelicilik, Alevicilik, Kürtçülük gibi tehlikeli yaklaşımlar daha mahalle seçimlerinden itibaren öne çıkarılıyor’ diyordu özetle.
İzmir gibi CHP’nin başkenti kabul edilen bir kentte bile bu yaklaşımın tehlikeli bir virüs gibi partiyi içten içe kemirdiğine dikkat çeken Özen, en azından il kongresinde bu duruma müdahale edilmesi gerektiğini vurguluyordu kendince. Kılıçdaroğlu’nun Yeni CHP söyleminden kendisinin 1980 darbesi öncesindeki örgüt yapısının yeniden tesisini anladığını söylüyordu. O yıllarda partide Ulusalcılar, Kürtçüler, Solcular, Ortanın solcuları hatta Marksistler gibi birçok yapının parti içinde omuz omuza çalıştığını anımsatan Özen,  sonrasında ise bilhassa kendisinin de taraf olduğu Baykal dönemindeki adamcılığa dayalı yapılanmanın partiyi kitle partisi olmaktan uzaklaştırdığını savunuyordu.  
Kılıçdaroğlu’nun Yeni CHP söyleminden sonra oluşturulan 12 Haziran seçimlerindeki TBMM kadrosunda da 12 Eylül öncesi CHP’nin izlerini gördüğünü vurgulayan Özen, “Ancak örgüt eski alışkanlıklarından kurtulabilmiş değil. Genel Başkan Yeni CHP kadrosunu kurarken CHP’yi son 30 yılın alışkanlıklarından kurtarıp yeniden kitle partisi yapmaya çalıştı. Ama İzmir’deki kongre süreci de gösteriyor ki Baykal döneminin adamcılığı bugün Kılıçdaroğluculuk ve mezhepçilik olarak karşımıza çıkıyor’ demeye çalıştı.
 
Yücel Özen’in mesajının ne kadar yerine gittiğini bilme şansım yok.
Ama muhakkak dikkate alınması gerekiyor. Çünkü Başbakan Erdoğan tarafından Kılıçdaroğlu’nun alt kimlikleri üzerinden belirli bir noktaya hapsedilmeye çalışılan CHP, özellikle Anadolu’da bu cendereden çıkmak istiyorsa, partiyi içten içe kemiren bu kurttan kurtulmak zorunda. Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun bu konuda oldukça hassas olduğunu biliyorum. Kesinlikle etnisite ve mezhepçilik üzerinden siyaset yapmıyor. Yapılmaması için de örgütlere özel talimatlar veriyor.
Ama geçmişin alışkanlıklarından olsa gerek, bazı hemşerileri ve mezhepdaşları siyasette kişisel ikballerini garanti altına almak uğruna bu tehlikeli yola başvurmaktan kaçınmıyor.
Kendi ikballeri için partinin geleceğini riske atmaktan ya da… Tartışmayı büyütmemek için isim vermek istemiyorum. Ama her kademeden onlarca isim sayabileceğimden kuşkunuz olmasın. Milletvekilinden, meclis üyesine kadar…
Bu öyle bir hastalık ki…
Hem iktidar partisinin ekmeğine yağ sürüyor hem de en azından parti içinde bir Sunni direnişin başlamasını zemin hazırlıyor. Kılıçdaroğlu’nun hak etmediği bir Sunni direniş de CHP’nin sonu olur. Bırakın farklı kitlelerden oy almayı kendi üyesinden bile oy almakta zorlanan bir CHP, bu hastalığın bir an önce tedavi edilmemesi halinde İzmir’i bile riske eder.
Kılıçdaroğlu’nun 12 Haziran’da kurguladığı Yeni CHP kadrosu pek çok açıdan eleştirilebilir.
 ‘Kente, ülkeye yabancı… Örgütlerde karşılığı yok’ denilebilir. Ama katı bir mezhepçilik, etnik bir ayrımcılık yapıldığı söylemi büyük ölçüde haksızlık olur.
İçinde Fethullahçının, ulusalcının, merkez sağcının bile bulunduğu listenin tek eksiği önceki dönemin aktörlerinin yokluğuydu. Baykal’ın dışında Baykalcının olmadığı, Önder Sav’ın topyekûn çizildiği liste, eski yapıyı tasfiye amaçlı olmasa dört dörtlük bir çalışma olabilirdi.  
Bu tasfiyeyi de dönemin koşullarına bağlar ve Kılıçdaroğlu’nun önümüzdeki süreçte örgütü kucaklama felsefesini daha geniş açıdan ele alacağını varsayarsak CHP’nin geleceğine dair umutlarımızı koruyabiliriz. Lakin içten içe yayılan bu hastalığı tedavi etmezse Kılıçdaroğlu, bir salgın gibi yayılma potansiyeli gösteren bu virüsün esiri olabilir.
AK Parti’yi analiz ederken, partiyi iktidara taşıyan unsurları sıralarken, Başbakan Erdoğan ve kurmaylarının ‘merkez partisi’ yaratma hedeflerini tutturduğunu her zaman vurguluyoruz. Çekirdeğinde Milli Görüşçülerin olduğu ama vitrininde herkese yer açmayı başaran anlayış geniş kesimleri kısa sürede etki altına almayı başardı.
İçinde Alevilerin, Sunilerin, Kürtlerin, Türklerin Eski CHPlilerin, Merkez Sağcıların, MHP’lilerin, Fethullahçıların, Nakşibendilerin yan yana siyaset yaptığı Merkez Partisi kurgusu Türkiye mozaiği ile örtüşmüştü. 10 yıldır her seçimden güçlenerek çıkan AK Parti’nin 7 coğrafi bölgenin partisi olmasının formülü bu.
Eğer CHP iktidara gelmek ya da alternatif olmak istiyorsa kitle partisi olmanın yollarını aramalıdır. Bunu yaparken öncelikle parti içi barışı, demokrasiyi tesis edip, kimseyi ötekileştirmeden tam aksine herkesi aşure kıvamında iktidar hedefinin bir parçasına dönüştürmelidir.
İzmir örgütünün kongre sürecinde yaşananlar gidişata dair ciddi bir tehlike sinyali verse de sandıktan çıkan sonuçlar örgütün sağduyusunun bu gidişata ‘dur’ diyeceğini gösteriyor.
Mesele Alevilerin, Kürtlerin bu partide siyaset yapması değil zaten…Özellikle de CHP’ye kurulduğu andan itibaren koşulsuz ve de sınırsız destek veren Alevilerin partide en üst düzeyde siyaset yapma gibi doğal bir hakkı var.
Ama işin içine ‘cilik, culuk’ girdiğinde sıkıntı büyüyor.
*
Daha dünkü Bornova kongresinde sandıktan çıkan sonucu doğru okuduğunuzda Yeni CHP söyleminin sağlıklı bir izdüşümü olarak değerlendirebiliriz.
İlçe Başkanı Enver Dündar’ın yeni yönetiminde Alevi’den Kürt’e, Ulusalcıdan, Rumeli göçmenine kadar hemen her renkten isim var. Kaybeden liste de aynı dengeler gözetilmişti gerçi ama kazanan listenin bu konuda daha hassas davrandığını söylemek sanırım daha doğru olur.
Bornova gibi yarım milyonluk kozmopolit bir kentte tüm parti içindeki tüm yapıların eşit şekilde temsil edilebilmiş olması Yeni CHP söyleminin örgütlerde ilk kez bu kadar doğru karşılık bulması açısından da önemliydi.
Bornova’daki yarışın şifrelerine gelince… Belediye Başkanları bu kez ‘açık ve net’ olarak taraf olmadı, olamadı. Kaybeden listenin adayı Okan Karlıdağ’ın iddia ettiği gibi bu kez oy için CV toplanmadı. Oy için CV toplanan seçim Karlıdağ’ın da yönetici seçildiği bir önceki seçimdi. En az 40-50 kişi Büyükşehir’de bir o kadarı da Bornova Belediyesi’nde iş başı yapmıştı o seçimde. Kentin siyasi tarihine Adam/Şalgam kongresi olarak da geçen bir önceki yarışta genel merkezdeki güç odaklarının ‘bilhassa anti Baykalcı Kocaoğlu’nu evinde vurmak’ gibi bir niyeti vardı. Çatışmanın merkezindeki bu niyet için 2 MYK üyesi alanda adam adama çalışmış, ilçe belediye başkanı Sındır da MYK üyeleriyle siyaseten süreç birlikteliği yapmıştı.
Bu kongreyi farklı kılan ise Kocaoğlu’nun bu kez genel merkezden kaynaklı bir siyasi tacize maruz kalmamasıydı. Hatta Kocaoğlu’na dolayısıyla da Dündar’a bir önceki dönem zafer yaşatanların neredeyse karpuz gibi ikiye bölünmesiydi.
Dündar’ın rakibi bu kez kendi yönetiminde iki yıl birlikte çalıştıkları Okan Karlıdağ’dı. Aziz Başkan’ın Bornova ekibinde kabul edilen Danışmanı Kadir Yıldız, Kocaoğlu’nun gönlündeki aday Osman Koçanalı, kent siyasetinin dizayn edildiği Bornova Cafe’nin işletmecisi, Eski İl Yöneticisi Münip Altop, Kocaoğlu’nun yakın dostu Mustafa Tosunlar gibi isimlerin de desteğini alan genç aday Okan Karlıdağ’ın gücü sonuca gitmeye yetmedi.
 
Bir ara Bornova yarışı her iki adayın alt kimliklerinden hareketle birileri tarafından ‘Alevicilik-Kürtçülük’ çekişmesine indirgenmeye çalışılmışsa da oluşturulan listeler de göstermiştir ki Bornova örgütündeki yarış tehlikeli virüsü yenmeyi başarmıştır. Kocaoğlu’nun belediye kadrosu ve yakın siyasi arkadaşlarının çoğunluğu Dündar’ın listesindeyken, Bornova Belediye Başkanı Sındır’ın yakın çalışma arkadaşları da Karlıdağ’ın listesindeydi.
Yani önceki kongrede açıkça çarpışan başkanlar bu kez örtülü ve ölçülü bir şekilde yarıştı.
Yüzer-gezer diye tabir ettiğimiz 35-40 kişilik grup Karlıdağ yapısıyla oturdukları pazarlık masasında istediğini aldı. Kimilerine göre daha çok Başkan Sındır’a yakın isimlerden oluşan bu yüzer-gezer grup Karlıdağ’a getirdiği kadar götürdü de.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 21 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
DELEGE 27 Nisan 2012 Cuma 00:39

AŞAĞIDAKİ TÜM YORUMLARI OKUYORUM VEDE ÇOK ÜZÜLÜYORUM BENİM PARTİMİN İLÇE BAŞKAN ADAYI SIFATI TAŞIYAN SAYIN OKAN KARLIDAĞIN HALEN HIRSINI ANLAMIŞ DEĞİLİM,PARTİYİ GERÇEKTEN SEVİYORSAN LÜTFEN OKAN BEY BU TÜR TARTIŞMALARA CEVAP VERMENİZ PARTİYİ YIPRATMAKTAN ÖTE BİRŞEY DEĞİLDİR.ENVER BAŞKAN HİÇ CVP VERİYORMU ELEŞTİRİLERİNİZİ BURADA DEĞİL KİŞİNİN ŞAHSINA YAPARSANIZ YÜCELİRSİNİZ,OYSA BURADA YAPARSANIZ KÜÇÜLÜRSÜNÜZ BENDEN BİR NASİHAT.ENVER BEYİ KUTLUYORUM TAVRINDAN DOLAYI.

Yorumu oyla      12      7  
a.ihsan bayar sayın yıldız bizler 24 Nisan 2012 Salı 16:24

sayın yıldız bizler.geçen dönem .şalgam suyu olduk bornovanın kirli yuzu olduk bu dönem bunu söyleyenler aynı gurupta beraber çalıştı her kes karnından konuşuyor doğru konuşan yok ..örgutler beledye başkanlarını seçer burada tam tersi oluyor bir guvenilen demokrası kenti İZMİRi ZOR BİR SUREÇ BEKLİYOR BU KADROYLA KESİNLİKLE MAĞLUBUZ VİTRİNLERE YARARLI ÇALIŞKAN İNSANLARI SEÇMİYORUZ BU İNSANLARIN ÖNU KESİLİYOR ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKİYORUZ BUNU YIKMAK İÇİN UĞRAŞI LAZIM YAZIKLAR OLSUN .A İHSAN BAYAR

Yorumu oyla      14      6  
delege 24 Nisan 2012 Salı 15:06

herkes eleştiri ve öz eleştiri yapabilir fakat bence delege şunu çok iyi analiz etmiş okan arkadaşımız 2 yıl önceki kongrede listeden chp yöneticisi omuştur .. benim ve bir çok delege arkadaşımın kafasına takılan bir soru işareti vardı .. okan arkadaşımız 2 yıl önceki kongreden hemen sonra .. henüz 2 ay gibi kısa bir süre geçmesine rahmen ilçe teşkilatında hiç çalışmayıp .. kendi yönetiminde ikilik yaratmamaış olsa idi ..belki de bornavanın yeni ilçe başkanı olabilirdi .. şimdi kalkmış partimz

Yorumu oyla      13      9  
ERTÜRK ÇAPIN 24 Nisan 2012 Salı 14:40

Ben Sn.KARLIDAĞ'IN CV TOPLANILDIĞI YOLUNDAKİ SERZENİŞLERİNİ YÖNETİM KURULUNA SEÇİLDİĞİ GEÇEN KONGREDE DE YAPMASINI BEKLERDİM.

Yorumu oyla      20      15  
Okan Karlıdağ 24 Nisan 2012 Salı 12:34

Süreci elbette uygun ortamlarda değerlendireceğiz.Ancak bu şekliyle tartışmayı doğru bulmuyorum.Kongreye katılan herkese teşekkür ediyorum ve herkesi parti çalışmalarına katkı koymaya çağırıyorum.Birleştirici bir yaklaşım, doğru ve çalışkan bir örgüt yapısıyla,Partimizi iktidar yapmak için kolları sıvamak zorundayız.saygı ve selamlarımı sunuyorum.

Yorumu oyla      22      6  
a.ihsan bayar 24 Nisan 2012 Salı 11:05

yorgun kardeşime katılıyorum sonuç onu gösteriyor çunki ok erbabın elinde değil .yazık dik durmak şerefli durmak siyasetin özudur karşınızdakiler ali cengiz oynuyla sizi sata biliyor .3 dönem yönetici 2 kurultay delegeliği yaptım bornovada dönen dolabları hiç bir yerde görmedim . gucu olan siyaset yapsın kazanmayan partinin başkanı olmak neye yararki ..yorgun kardeşimin yazdığı mantıklı bekleyin görun .iki listeye isim yazdıran kişiler utanmalı delege olmayan kişiler delege olursa işimiz zor..

Yorumu oyla      16      7  
HAMDİ 24 Nisan 2012 Salı 10:42

belediye ve rantçıların pirus zaferi.bu yönetim ve belediyelerle seçim bornovada kesin kayıp.kazanan rantçılar ,kaybeden sosyal demokratlar oldu.kamu gücü galıp geldi.

Yorumu oyla      19      8  
okan karlıdağ sözüm sana 24 Nisan 2012 Salı 09:55

sevgili okan karlıdağ sen çok yanlış konuşuyorsun çünkü sadece onlar cv almadılar senin yandaşlarında aynı sözleri verdi sen en başta özgür altop yanında taşımakla yanlış yaptın senin içinde birilerin borçunu üstlendi denildi ama varsayım sende varsayımlarla gitme istersen kaybettin bunu kabullen sen gerçekten chp li insanları yok sayıp akp mhp li insanlarla var olmaya calışırsan olacak buydu

Yorumu oyla      19      12  
Bonovalı .c 24 Nisan 2012 Salı 09:49

Sol değişmeli...Pardon Yapılanma değişmeli ve sol ideoleji...Şuanki yapılanmayı ATATÜRK'ün kurduğu her bölgeye bakışı eşit birleştirici ve devamında Ecevit ruhuyla sol yapılanmalı.?Söylemleriyle değil uygulamalarıyla olmalı,irdelenmeli idolejilerine,halk sınıflarına sahip çıkmalı tabana inmeli,düşünmeli öz eleştri yapmalı ve tekrar toparlanmalı.Ecevitçi olarak CHP yapısını..Deniz Bey varkende takip ettim.sayın Kılıçtaroğlu'nuda takip ediyorum.gözlemim Atatürk ve Ecevit ruhunu sola verin artıkkkk

Yorumu oyla      15      5  
gurbuz gemecik 24 Nisan 2012 Salı 09:45

Sayın yazar Çalkayanın yaptığı gereksiz ve ilkel bir çıkışı esas alarak partide olmayan bir tartışmayı varmış gibi göstererek aslında gelecekte AKP nin ateşlemeyi amaçladığı bir sorunu körüklüyorsunuz. Bornova kongresinde olan belediye baskısını da görmemezlikten gelerek yağcılıkta sınır tanımıyorsunuz.Her iki başkan da gövdelerine kadar kongrenin içindeydiler. Baskı daha nasıl olacak. Alacağın iki reklam için bu kadar aykırı haber/yorum yapılır mı?

Yorumu oyla      16      7  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Fransa 'faşizme geçit yok!' dedi
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
İş insanları, İş’te insanlar…
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Hapse girer ama eve dönmezler!’
Ahmet Aydın AKANSU
Ahmet Aydın AKANSU
Çevreci insanların varlığı; umut verici
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
Sensedim - 266 Gün
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Atatürk’ün, Çeşmeliler ile ilk teması...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Köprü üstü kalabalık
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Çocuk istismarı
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Ormanlarımız yanar gider!
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva