Ekonomik yapıları çökmüş; sportif başarıları yokolmuş kulüplerin bugün yapacakları en olumlu hareket, her alanda yeniden yapılanmaya ggitmektir...
Bu yönetimden başlayıp, altyapıya dek yansıdığında; Yani o köhnemiş yapıdaki düşünce devrimi gerçekleştiğinde kendilerini yenileyebileceklerdir.
İzmir'in köklü kulüpleri sezonu bitirir bitirmez genel kurullarını yapmaya başladılar.
Önce Karşıyaka yaptı genel kurulunu ve beklenen oldu; Onursal Başkan Selçuk Yaşar ve Belediye Başkanı Cevat Durak'ın onayından geçen Hüseyin Çalışkan başkanlığındaki liste, Yaşar'dan ekonomik desteği de alarak yönetime oturdular. Ne oldu yani? Karşıyaka kendini yenilemiş mi oldu sizce?
Aynı havayı şimdi de Altay'da hiçbir yetkisi bulunmayan "Divan Kurulu" yaratmaya çalışıyor...
Kendi seçimleri de yapılacak olan Altay Divan Kurulu, önce bu noktada bir adım atıyor ve kendilerinin dışında aday çıkmasını ya da bireysel olarak aday olunmasını engellemek amacıyla amacıyla "listeyle seçim yapılması" yolunu seçiyor...
Anlayacağınız, Altay'lıların önünü kesiyorlar...
Öte yandan yönetim oluşumunda da "Divan Kurulu" etkili olma çabasını geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu kez de gösteriyor...
Altay Kulübü'nde daha önce yöneticilik yapmış, taraftar kitlesi içinde saygınlığı olan insanların adaylıkları görmezden gelinerek, divan içerisinden başkan ve yönetici kadrosu oluşturulmaya çalışılıyor...
Örneğin, geçtiğimiz yıllarda birbirlerine gazeteler aracılığıyla en ağır eleştirileri yapan Ahmet Taşpınar ile Nafiz Zorlu biraraya getiriliyor. Zorlu, "Taşpınar seçilirse Altay'ın altyapısında görev alabilirim" diyebiliyor...
Peki Zorlu, neden "Kim seçilirse seçilsin ben Altay'ın altyapısına talibim" demiyor da, böyle bir yolu seçiyor?
Yoksa divan içerisinde yapılan toplantılarda bir pasta dağılımı mı söz konusudur?
Bunu da geçelim...
Altay'ın Süper Lig'den düştüğün 7 sezon öncesinden bu yana sesleri çıkmayan; kulübün bugünlere gelmesinde büyük pay sahibi insanların, o günlerin hesabını vermeden bugün hala "ben başkanlığa adayım" diye ortaya çıkması şaşırtıcıdır!..
Bir kez daha vurgulamakta yarar var...
Altay bağlı bulunduğu zincirleri kırmak ve kendini yenilemek zorundadır...
Zor ekonomik koşulların aşılması birlik ve beraberlikle, yenileşmeyle olasıdır...
Haydi Altay'lılar kırın zincirlerinizi!..
9 Haziran Altay için bir milat olsun!..