Gönül Soyoğul
‘Ak’ bozuyor beni!
29 Nisan 2013 Pazartesi

Sayın Başbakan’ın elini heybesine daldırıp ortaya saçtığı mevzular sayesinde ahalinin (ve elbette biz medyacıların) ‘zenginin malı züğürdün çenesini yorar’ misali,
Heybeden çıkanları evire çevire ağzımıza/kalemimize doladığı malumunuz…
Birkaç gündür Sayın Erdoğan’ın Yeşilay tarafından düzenlenen Global Alkol Politikaları Sempozyumu’nda ortaya attığı ‘milli içkinin ayran olduğu’ iddialarıyla hemhal vaziyetteyiz nitekim.
İki ‘beyaz’dan da pek haz etmediğim; biri kafamı, diğeri midemi bozduğu, üstüne her ikisi de uyuttuğu için, rakıdan ve ayrandan mümkün mertebe uzak dururum.
‘Ak’ üzerine yazmaksa, bunların dışında mücavir alan...
 
Alkol konusundaki veciz sözleri, Erdoğan’ın ikinci hamlesi aslında.
İlkini de çok yakın zamanda (Nisan ayı başında) atmış, şöyle demişti:
 “Türkiye’nin iki önemli sorunu var. Biri terör, ikincisi maalesef terör kadar konuşulmayan, terör kadar gündemde yer almayan trafik. Baktığınızda trafik terörünün silahlı bölücü terörden fazla can aldığını, daha fazla kan aktığını görürsünüz.”
“Trafik terörü”
ne dikkat çeken Başbakan, hemen ardından da eklemişti: “Alkollü araç kullananı eli silahlı canavara benzetiyorum. Alkolsüz olanı da masuma benzetiyorum. Onun hiç günahı yok. Dikkatle trafikte yoluna devam ediyor. Öbürü ise rayından çıkmış ne yapacağı belli olmayan Deli Dumrul gibi taa karşı tarafa geçebiliyor. Anayasa bununla mücadele görevi veriyor”
30 yılda ‘bilinemeyenler’ dışında, ‘bölücü terörün’ aldığı canın 40 bin, ‘trafik terörü’nün ise bırakın 30 yılı, sadece son 10 yılda 43 bin can aldığını ve 2 milyon canı yaralı/sakat bıraktığını bilince… ‘Başbakan yerden göğe haklı’ diyor insan haklı olarak. 
Ama biraz ayrıntıya inince, Başbakan’ın bu doğru tespiti, anlam ve önemini kaybedip soru işaretlerini beraberinde getiriyor.
Çünkü… Alkollü araç kullanan elbet ölüme/öldürmeye yakındır ama…
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün rakamlarına göre, “Ölümlü ve yaralanmalı trafik kazaları”nda, “sürücü kusurları” arasında “Alkollü araç kullanmak”ın payı sadece yüzde 1.43.
Buna karşılık ‘alkolsüz masumlar’ın yol açtığı kazaların nedenlerinin yüzde 34’ü hızlı sürüş, yüzde 21’i şerit ve yön değiştirme kurallarına uymamak, yüzde 17’si geçiş önceliğine uymamak, yüzde 10’u arkadan çarpmak, yüzde 2.5’u kırmızı ışıkta geçmek, yüzde 2.5’u taşıt giremez işaretli yerlere girmek...
Başka bir ifadeyle, arsızlıktan, yüzsüzlükten, üstünlük/erkeklik kibrinden, başkasının hakkını gasp etme utanmazlığından. Her gün her yerde icra edilen, sadece trafikte değil hayatın her alanında karşımıza çıkan alkolden kat be kat daha ‘canavar’ olan bu anlayış yüzünden…
“Her kürtaj bir Uludere’dir” sözüyle memleket sohbetlerini jinekoloji kongresine çevirmeyi başarmış Başbakan Erdoğan, kürtaj gibi çok kabul görmeyen ‘trafik/bölücü terör/alkol tartışması’nı ikinci hamlede yanında ‘ayran’la birlikte sununca, sanırım istediği gerçekleşmiş oldu. Memleket şimdi, görsel/yazılı/sosyal medyasıyla ‘iki beyaz’ı tartışıyor, konuşuyor; her biri diğerinden yaratıcı geyikler de yanında gırla gidiyor.

Cem Mumcu’nun yazdığı gibi,
“Geldiği siyasi görüşün favori padişahı Ulu Hakan Abdülhamit Han’ın iyi bir rom içicisi olduğundan dem vurmayalım.
Tarihçilerin kutbu olarak anılan Halil İnalcık’a atıfla padişahların içki masalarından hiç söz etmeyelim.
Kişi başına Türkiye ortalamasının on katı alkol tüketen Fransızların memleketimiz ahalisinden yaklaşık sekiz sene daha fazla yaşadığını da görmezden gelelim.
ABD’de içki yasağının mafyanın kuvvetlenmesiyle sonuçlandığını bilmeyelim.
Erdoğan’ın her fırsatta rakiplerini aşağılamak için “Komünistlerde vardır bu” demesinden hareketle Sovyetler Birliği’nin alkol tüketimine karşı aldığı sert tedbirleri gündeme getirmeyelim.”
Zavallı ayranı siyasi hedef yapmayalım. Ama ortaya karışık, aklımıza ilk geliverenleri soralım:
Başbakan, ‘gündem değiştirmenin, cambaza bak cambaza’ demenin dışında ne yapmak istiyor?
9 yılda 11 bin işçiyi, günde 5 kişiyi, her 100 bin çalışanın 17’sini öldüren “iş katliamları”na

10 yılda “şehit asker sayısından daha fazla intihar eden, intihara sürüklenen, intihar süsü verilen “asker” katline,
Erkekler tarafından neredeyse soykırıma uğrayan kadınların cinayetlerine sebep olan ne?
Bunca ölümün nedeni de ‘alkolik’ işverenler/komutanlar/erkekler midir,
Yoksa ‘vicdansızlık, insana ve insan hayatına saygısızlık’ mıdır?

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
O.T 29 Nisan 2013 Pazartesi 22:27

Tövbe, tövbe, tövbe...Bu ne biçim yazı Sayın Yazar. %minimum trafik kazası alkolden, %si çok trafik kazası abur cuburdan diyorsunuz. İki beyazdan haz etmeyen siz nereden bileceksinizki diğer abur cuburdan sayılan trafik kazalarının gerçek nedenini. 'Şu yol bi bitsede iki tekin birini parlatsak diğerini cilalasak' telaşıdır aslında yaşanan alkolsüz kazaların geri kalanı. Yani diyalaktik, etik, didaktik, palyatif ve prümatif vs.elastikiyet içinde vurguna maruz kalmadan gerçeği ama tam olarak gerçeği şu barış süreci içinde yalın olarak ifade etmek gerekirse; 'tüm kötülüklerin tartışılmaz anası o meşum ak-tır' diyeceğim ancak her ne hikmetse nutkum tutuluyor diyemiyorum..! Keh keh keh..! Not: Alkolsüz araç kullanırken bi kadına çarpıp ölümüne neden olan ve ceza almadan yırtan hangi ülkenin ak başbakanının oğlu idi anımsayamadım. Ayılınca anımsar, size söylerim. Hıık..!

Yorumu oyla      17      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İnsan yakmak ve Madımak!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Kalbimizi ateşe verdikleri gün!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Avrupa’yı daha da zor günler bekliyor
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Galiba, bu filmi seyretmiştik…
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
İnsan insanı yakar mı?
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Türk Milleti!!!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Az okumuşlar
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Karl Marx ve Mehmet Şimşek!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Oxford şehitleri
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Ya o vergiler hayatımıza girerse!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva