Harun ÖZDEMİR
AK Partilileri sandıktan ne soğuttu?
20 Ağustos 2014 Çarşamba

Seçime katlım tahminlerden düşük oldu. Bunun bir anlamı olmalı.
En açık anlamı, partilerin halkı sandığa gelmeye iknada etmekte başarısız olduklarıdır.
Türkiye’de bir değil, birkaç “ilk”in yaşandığı 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimine halk neden yeterli ilgiyi göstermedi?
30 Mart 2014’ten 10 Ağustos 2014’e ne değişti?
Halk ve parti örgütleri, cumhurbaşkanlık seçiminin belediye ve milletvekili seçimleri kadar önemli olmadığını düşünmüş olabilir mi? Doğru ise bu yaygın kanı nasıl oluştu ki, üç partiyi etkiledi?
Yoksa örgütler ve bir kısım seçmen siyaset yorgunu mu?
Belki de parti örgütleri gösterilen adaylara ısınamadı!
***
Sondan başlarsak;
Ak Partili seçmenin Erdoğan’dan bıktığını düşünemiyorum.
Ama daha önce Ak Parti’ye oy veren 2,5 milyon seçmenin neden sandığa gitmediğine şaşırmadım dersem bu da yalan olur! Çünkü şaşırdım! 2,5 milyon Ak Partili neden Erdoğan’a karşı son görevlerini yapmaktan imtina ettiler?
10 Ağustos’ta tatil beldelerinde otellerin dolu olduğunu öğrendiğimde CHP ve MHP’li seçmenin sandıktan uzak durabileceğini düşünüyordum.
Madem plajları CHP ve MHP’liler doldurmuştu, neden 2,5 milyon Ak Partili gün boyu evindeoturup da sandığa gitmedi?!!!
İzmir örneğinden yola çıkarak görünen ilk belirtiyi açıklamak gerekirse;
Bir ilin seçim sonuçlarından il başkanı mı sorumludur?
Yoksa il ve ilçe yönetimlerinde görev alan teşkilat üyelerimi mi?
Yoksa asıl sorumlular tembel, cahil, parti disiplini ve görev bilinci taşımayan kişileri Ak Parti teşkilatlarına ısrarla yazdıranlar mı?  
Şimdiye kadar doğru – yanlış demeden teşkilatlardaki başarısızlıklardan birçok kişi sorumlu tutuldu ve cezalandırıldı. Ama bu isimleri teşkilat listelerine ısrarla yazdıranlar hiç sorgulanmadı!
Bu demektir ki, bundan sonra da sorgulanmayacaktır!
İkinci zaaf ve facia noktası ise şudur:
2002 seçimlerinde çok mu çok çalışan Ak Parti İzmir örgütü, seçimlerden 3. Parti olarak çıkmıştı. Sonuçları değerlendiren akil adamlar İzmir’de şu sonuca vardılar. Erdoğan’ın hiçbir çabası bu yargıyı değiştirmedi:
“Biz çalışsak da çalışmasak da, sandığa gitsek de gitmesek de Erdoğan kazanıyor! Hatta biz çalıştığımızda tepki gördüğümüzden zararlı bile oluyoruz. Erdoğan her gün tv ekranlarında yeterli açıklamayı yapıyor…”
Şunu da asla göz ardı edemeyiz: Belediye başkanı ve meclis üyesi seçilmek için çaba gösterenler, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aynı performansı göstermedi. 30 ilçeden Kiraz ve Kemalpaşa’yı bir kenara bırakırsak performans çok kötü!
Ak Parti’de ciddiyetsizlik her kademede görülüyor.
Milletvekilleri TBMM’deki yoğun yasama görevi nedeniyle kampanyaya gereği kadar zaman ayıramadıkları için onlaratatmin edici bir eleştiri yapamayacağımı belirtmek isterim. Tam saha press yapmış olsalardı bir şeyler değişir miydi, elimde somut veri olmadığına göre eleştirim de olmayacak.
***
Parti teşkilatları ehliyetsiz, fikirsiz, parti misyonuna inanmayan ama çıkarlarını şahince kollayan nüfuz tacirleriyle doldurulmuşsa suç kimde?
Bende!
Bunları yazdığım için bende!
Erdoğan’ın işi ciddiye alışı %100 ve oyu %70 iken, bu oran birkaç il hariç teşkilatların kötü performansı nedeniyle %50’nin altında kaldı!
Hakikaten Ak Parti’de ciddi bir “yorgunluk” ve “umursamazlık” var. Başarı “bir-iki, bazı teşkilatlarda üç” kişinin üzerine yıkılmış, diğerleri işin iktidar partisini yönetenlerdenim havasında.
Bir başka önemli sorun da şu:
Örneğin il yönetiminde görev alanların çoğu,Ak Parti’de hiçbir kademede veya herhangi bir partide siyaset yapmamış; siyasete doğrudan Ak Parti il yönetiminde başlayan kişilerden oluşuyor.
Bu nasıl iştir, anlaşılır gibi değil!
Sandık temsilcisi, mahalle ve ilçe yönetimi gibi kademelerden geçmeden ve daha önce hiçbir siyasi partide görev yapmayan kişiler, doğrudan Ak Parti’de il yöneticisi oluyorsa, İzmir’de fahiş hatalar yapılmaya devam ediliyor, demektir.
50 asil 50 de yedek, disiplin ve hakem kurulu asil ve yedekleriyle beraber sayı oldukça fazla. Bu sayının büyük çoğunluğu dolgu malzemesi gibi görülüyorsa ya tüzükte bir değişiklik yapılmalı sayı azaltılmalı ya da teşkilatlara bir ciddiyet getirilmeli.
Sandığa sahip çıkanlar, mahalle ve ilçe yönetimlerinde terleyenler dururken, birileri siyasete il yönetim kurulu üyeliğiyle başlıyorsa buna dikkat etmek gerekir.
Üzüm üzüme baka baka kararır.” Öyle diyorlar.
Bağda böyle bir yasa olabilir ama siyasette birbirine bakanlarher zaman pozitif sonuç vermiyor. Çünkü bazen insan insana baka baka çürüyor da!
Ekip; eski yeni karışımından oluşuyorsa ve eski yönetim başarısız olduğu için görevden alınmışsa burada kim kimi karartacak veya çürütecek ona bakalım!
Eskiler “görev yapma” yerine vaktini “türkü çığırarak” geçirmişse!...
Yeniler de il yönetimine paraşütle inmişse olabilecekleri tahmin etmek zor değil!
Ne yapacağını bilmeyen “yeniler”, türkü çığıran “eskiler”lepaçal yapıldığında karşımıza “ninni söyleyen bir koro” çıkıyorsa, Türkiye’de 2,5 milyon, İzmir’de de 250 bin Ak Partilinin neden sandığa gitmediğini anlamakgüç olmasa gerek.
 

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen 1 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
hayrattin güven 23 Ağustos 2014 Cumartesi 02:01

Öncelikle bir farkındalık yaratıp gözler önüne serdiğiniz için çok sağolun demekten başka çarem yok harun abi. İzmirde her seçimde üç aşağı beş yukarı yükselmeyen bir oy oranını şimdiye kadar objektif cesurca analiz edeni görmedim bu yüzden sizi kutlarım. Bu yüzden bu tür analizlerin devamı bence büyük bir ses getirecektir.

Yorumu oyla      13      5  
Enes YALÇIN 21 Ağustos 2014 Perşembe 11:23

Ak Parti izmir il yönetimlerini maalesef oldum olası beğenmedim.Bir kaç kişi hariç,samimiyetten uzak,reklam peşinde koşan,tek övünç kaynakları il yönetiminde adı geçiyor olmak olan insanlar izmire izmirliye ne verebilir ki.Bir de şu sorgulanmalı 'dava şuuru'na ya da bir 'dava'ya gerçekten inanan birileri var mı?Bunu izmir özelinde sormuyorum tüm AK Parti teşkilatlarını kastediyorum.Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim:Tahminimce AK Parti İzmirde en kısa ömürlü il yönetimi bu olacak

Yorumu oyla      17      6  
vatandaş 21 Ağustos 2014 Perşembe 09:19

Sadece CHP ve MHP lilermi tatile çıkıyor demekki her kesinden vatandaş ak parti ye oy veriyormuş sen sadece ak partiyi yazmışsın sayın yazar (Evet tepeden inme il yönetimni belirlernirse ilçe teşkilatlarındakilere haksızlık oluyor orada doğru söylüyorsun iyi niyetli isen)

Yorumu oyla      15      6  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Bu saatte 'vicdan ittifakı' olur mu?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İzmir kimin ya da neyin kalesi?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Erkek dediğin öldürür
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Foça, Tire, Çeşme ve Dikili de MHP diyecektir
Kemal ARI
Kemal ARI
Oyumuz, onurumuz ve özgürlüğümüzdür...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Tunç Soyer yeni bir yola çıktı
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Diktatör
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Sağduyu marifeti ile seçebilmek…
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Son hafta
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Sosyalistler pes etmeyin!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva