Üzümün başkentine JES’i sokmayan başkan konuştu: Komşu ilçeden asit yağmuru geliyor!

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- Aydın, Manisa ve Denizli’de yoğunlaşan Jeotermal Elektrik Santralleri, Ege Bölgesi'nin tarım ürünleri incir, üzüm, zeytin gibi birçok ürünün geleceğini tehdit ediyor.

Çekirdeksiz üzümü ile meşhur Sarıgöl’ün Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, Egedesonsöz’e yaptığı değerlendirmede ilçeye JES sokmadıklarını belirterek “Sarıgöl’de jeotermalin yapılmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Jeotermale karşıyız. Bunun için Çevre Koruma Derneği kurduk. Yıllardır mücadele ediyoruz. Burada jeotermal yapılmaması kararı verildi. Bölge halkı bu konuda birlik ve çok destek veriyor. Temiz bir Dünya’da yaşamak istiyorlar” dedi.

YAĞIŞLARDAN KORKAR OLDUK
JES sayısının oldukça fazla olduğunu ifade eden Ülgen, “Sarıgöl’de yıllardır mücadele ediyoruz. Açtığımız JES davalarının hepsini kazandık ama Alaşehir ilçesinde üzüm bağları büyük tehlike altında. Alaşehir Ovası’ndaki tarım ürünleri JES’lerden etkileniyor. Jeotermalden çıkan gazların büyük zararı var. Rüzgarla birlikte Sarıgöl’e de geliyor. Daha Temmuz ayındayız, bağların üzerini naylon örtü ile örtüyoruz. Yağmur yağınca da asitler bağlara geliyor. O yüzden JES’lerin zararı büyük. Eşme’de ise maden çalışmalarının büyük zararı var. 30 sene önce böyle değildi. Şimdi yağmur yağacak diye ödümüz kopuyor. Malımızı korumak için sarıyoruz” ifadelerini kullandı.

MADEN ŞİRKETİ SARIGÖL’Ü TERKEDECEK
Sarıgöl’e maden şirketinin kurulmak istediğini söyleyen söyleyen Ülgen, “Benim görevim Gediz Ovası’nı korumak. 13 yıldır görev başındayım, habire dava açmak zorunda kalıyorum. Buraya maden şirketi geldi biz dava açtık. Keşif bitti. Dava başlamadan önce arabuluculuk sürecinde maden şirketinin sahipleri gelip uzlaşmaya çalıştı. Uygun gördüler. Sarıgöl’ü terk edecekler” şeklinde konuştu.

ÇİFTÇİ ZOR DURUMDA
Çiftçilerin yapılan zamlar, bağları saran hastalık ve aşırı yağışlar sebebiyle zor durumda olduğunu kaydeden Ülgen, “Rekoltemiz bu sene iyi değil. Aşırı yağıştan dolayı bağlarda pornos adında bir hastalık meydana geldi. Devlet, her şeyi bırakıp üretime önem vermeli. Çiftçiler çalışmaz ise şehirdekiler aç kalacak. Oda olarak toplanıp maliyet çıkarıyorduk. Çiftçimize geçim payı yazıyorduk. Şimdi özelleştirdiler. Bu serbest piyasa ülkenin ekonomisine zarar veriyor” diyerek sözlerini tamamladı.