Türkiye'nin ilk Slow Food köyünde festival coşkusu

Yaz sezonunun bitmesinin ardından, Çeşme Belediyesi'nin 9 Durak 9 Deneyim projesi kapsamında düzenlenen yerel festivaller, Çeşme'de hareketliliği devam ettiriyor.

Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen Ovacık Tarım ve Sakız Koyunu Şenliği'nin ardından bu hafta sonu da ilçede 3. Germiyan Festivali hareketliliği yaşandı.

Türkiye'nin ilk Slow Food Köyü olan Germiyan'da 1-2 Ekim tarihlerinde düzenlenen festival kapsamında yerli üreticilerin ürünlerinin sergilendiği stantlar açıldı. Festival kapsamında, "Kına Lokumu Kesimi", "Soğuk Sabun Yapımı", "Kopanisti Peyniri Yapımı", "Ev Şarapçılığı", "Ekmek Yapımı" “Glika Yapımı” atölyeleri düzenlenerek yöresel ürünlerin yapımı hakkında bilgi verildi.

Germiyanlıların 70 yıl önceki öğretmenleri duygusal anlar yaşattı
Festivalin Germiyanlılar açısından en önemli bölümü ise, 70 yıl önce Germiyan'da öğretmenlik yapmış olan Mahmut Ankaralı'nın söyleşisi oldu. 70 yıl önce Germiyan'da öğretmenliği sırasındaki anılarını anlatan Ankaralı'nın anlattıklarını gözleri yaşararak dinleyen eski öğrencileri, söyleşinin ardından 70 yıl önceki öğretmenlerinin ellerini öptüler.

Festivalin ilk günü gerçekleştirilen söyleşinin ardından, Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç ve eşi Semra Dalgıç'ın el ele katıldığı, davul ve zurnanın eşliğinde bir kortej yürüyüşü düzenlendi. Çok sayıda vatandaşın katıldığı kortej yürüyüşü, zaman zaman yöresel oyunların oynanması ile daha da renklendi.

Kortejin ardından, köy kahvesinde Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuarı Öğretim Görevlisi Abdürrahim Karademir tarafından gerçekleştirilen 3 Mehmet (Çakırcalı Mehmet, Atçalı Kel Mehmet ve Demircili Mehmet Efe) söyleşisi ve gösterisi izleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.

"Germiyan’a gelin özlediğiniz hayatın keyfini çıkarın"
Oldukça eğlenceli geçen kortej yürüyüşünün ardından, bir konuşma yapan Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, "Çeşme’de çok güzel bir günde Germiyan mahallemizde üreticilerimizle birlikte sizleri ağırlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Burada üç yıldır kendi geleneklerimizi, örf ve adetlerimizi yaşatmak adına bu festivali gerçekleştiriyoruz. Köyümüzde 70 yıl önce öğretmen olarak görev yapmış değerli büyüğümüz Mahmut Ankara, bizlere o dönemin güzelliklerini anlattı. Söylediklerinden bir tanesi de üretimden aldığı güçle Germiyan’ın tarımsal anlamda apayrı bir özelliğe sahip olmasıydı. Zeytini, zeytinyağı, ekmeği ve diğer ürünleri ile gücünü üretimden alan bir mahallemiz. Bu tür etkinlikler, bu üretimin daha da fazlalaşmasına neden oluyor. Ayrıca insanlarda doğal yaşama, köy hayatına olan özlemin de farkındayız. Biz diyoruz ki, Çeşme’ye gelin, Germiyan’a gelin özlediğiniz hayatın keyfini çıkarın" diye konuştu.

Başkan Dalgıç, köy kahvesinde açılan Germiyanlılar’a ait eski fotoğrafların yer aldığı sergiyi de gezerek, fotoğraflar hakkında bilgi aldı. Festivalin ilk günü, Germiyan'a özgü geleneklerin yaşatıldığı kına gecesi ile sona erdi.

3. Germiyan Festivali'nin ikinci gününde, Germiyan sokakları alışılmışın dışında yoğun bir kalabalık tarafından dolduruldu. Germiyan Köy Kahvesi'nde, Türkiye Slow Food temsilcisi, gazeteci Nedim Atilla, Slow Food hakkında geniş bir bilgi verdi. Köy kahvesinde, Yrd. Doç. Dr. Ahmet Uhri de "Ekmek ve Uygarlık" konulu bir söyleşi gerçekleştirdi.

Ekmek yarışmasını, köy duvarlarını renklendiren Nuran Erden kazandı
Geleneksel Germiyan Köy Ekmeği'nin yapımının uygulamalı olarak anlatıldığı "Ekmek Yapımı" atölyesinin ardından, "Ekmek Yarışması" gerçekleştirildi. Jüri üyelerinin etki altında kalmamak için gözlerini bağlayarak yaptıkları değerlendirme sonucunda, birinciliği, köy duvarlarını desenleriyle renklendiren Nuran Erden, ikinciliği İnayet Türker ve üçüncülüğü de küçük yarışmacı Sude Mutlu kazandı. Yarışmada dereceye girenlerin ödüllerini Çeşme Kaymakamı Mustafa Erkayıran, Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç ve İlçe Jandarma Komutan vekili Teğmen Ahmet Çalışkan verdi.

"Geleneksel yaşamı sürdürmeye çalışıyoruz"
Ödül töreninde davetlilere seslenen Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, “Çok kişinin emeği olan bir festivali daha güzel bir şekilde tamamladık. Burada yaşayan herkesin katkısı olması festivali daha da güzel hale getiriyor. Kendi örf, adet ve geleneklerimizi kendi yaşadığımız alanlarda yaşatmaya çalışıyoruz. Bu yıl 3. kez düzenlediğimiz bu festivali inşallah daha uzun yıllar devam ettiririz” dedi.

Köy kelimesini çok sevdiğine vurgu yapan Dalgıç, “Maalesef ‘Bütünşehir yasası’ ile köylerimizi mahalle yaptılar. Bu yerlerin benliğini koruyarak geleneksel yaşamı sürdürmeye çalışıyoruz. Festivalimize katkı koyan herkese çok teşekkür ediyorum. İyi ki geldiniz” diyerek sözlerini tamamladı.