Seri katilin İzmir rotası!

İstanbul Emniyeti, zanlının İzmir’de olduğunun kesinleşmesinden sonra kente 6 ayrı özel ekip gönderdi. 3 yıl önce TÜBİTAK çalışanı Göktuğ Demirarslan ve sevgilisi Elena Radchikova’nın öldürülmesiyle ilgili 2 cinayet nedeniyle de Ankara Emniyeti’nden 2 ekip İzmir’e gitti. Tüm muhtemel güzergâhları değerlendiren polis, Atalay Filiz’in Suriye’ye kaçma ihtimali üzerine Kilis’e de bir ekip gönderdi.

EN SON ÇEŞME’DE GÖRÜLDÜ
Polis, detaylı soruşturma sonrası Atalay Filiz’in kaçış rotasını da tespit etti:

27 Mayıs Cuma Şüpheli, öğle saatlerinde cinayeti işledikten sonra cesedi yeşil alana bıraktı ve Tuzla’dan Kaynarca minibüsüne bindi. Kaynarca’da şehirlerarası otobüs firmalarının bulunduğu yere gitti, Ankara’ya bilet aldı. Harem’den kalkan otobüse 18.30’da binip Ankara’ya hareket etti. Bolu Kaynaşlı’da araçtan inip başka bir otobüsle İzmir’e geçti.

28 Mayıs Cumartesi Atalay Filiz’in Bolu’da kaldığı ya da İzmir’e ulaştığı tahmin ediliyor. Bu tarihte hiçbir görüntüsü tespit edilemedi.

29 Mayıs Pazar İzmir’de görüntüleri ortaya çıktı. Kıyafetlerini değiştiren şüphelinin valizlerinde de artış vardı. Buca’daki bir internet kafede 4 saat geçirdi, ardından da 2 gün üniversite öğrencisi bir gencin Konak Yeşilyurt’taki evinde kaldı.

30 Mayıs Pazartesi Hiçbir görüntüsüne rastlanmadı.

31 Mayıs Salı Bodrum’a gideceğini söyleyerek evden ayrıldı.

1 Haziran Çarşamba Hiçbir yerde ortaya çıkmadı.

2 Haziran Perşembe Çeşme’de saat 10.30 sıralarında görüldüğü iddia edildi.

YUNAN ADALARINA MI GEÇTİ?

2013’te Ankara’daki cinayetten sonra Yunan adalarına kaçtığı saptanan Atalay Filiz’in yine aynı yönteme başvurabileceğini göz önünde bulunduran polis, insan tacirleriyle bağlantıya geçme ihtimaline karşı önlem aldı. Çeşme dışında aramalar Foça, Kuşadası ve Bodrum’a kaydırılırken, jandarma ve Sahil Güvenlik ekipleri de uyarıldı. Bu bilgilere rağmen polis, Atalay Filiz’in izine rastlayamadı. Zanlının İzmir’den ayrılmış olabileceği bildirildi.

3 AY BURADA YAŞAMIŞ

Atalay Filiz’in 3 ay süreyle Ankara Eryaman’da yaşadığı ev de ortaya çıktı.
Habertürk’ün haberine göre zanlının, kirayı ödemediği için evden çıkarıldığı öğrenildi. Emlakçı A.E., şüpheliyle ilgili şunları anlattı: “Ev sahibi beni arayarak kirasını ödemediğini, evden çıkarıp anahtarı almamı rica etti. Kapıyı açtı, evin içi çok pisti. Bir yatağı vardı, bir de masası. Köpek bağlasanız durmazdı. Esrar içilmişti. Çöpler masanın üstündeydi. Anahtarı verdi. ‘Borcunu ödeyecek misin?’ diye sorduğumda, ‘Bankamatiğe gidelim’ dedi. AVM’ye gittik. Tuvalete gidip uzun süre dönmeyince görevli çağırdım. ‘Paran yoksa söyle’ diye kızdım. Daha sonra ödeyeceğini söyleyince bıraktım. TV’de görünce tanıdım. O çocuğu bir kez gören, onun psikolojisinin bozuk olduğunu anlayabilir.”

Emlakçı A.E., evi tahliye ettikten 1 hafta sonra Atalay Filiz’i, öldürdüğü Göktuğ Demirarslan ve sevgilisi Elena Radchikova’nın birlikte yaşadığı bölgedeki bir bankta yatarken gördüğünü anlattı. Ev sahibi P.A. ise “Atalay ile hiç tanışmadık. Eşim, babası asker olduğu için güvendi. Öğrenci olduğunu söylediği için de yardımcı olmak istedi” dedi. Atalay Filiz’in oturduğu binanın görevlisi A.C. ise şunları söyledi: “Kimseyle konuşmazdı. Ürkek bir hali vardı. Zil sistemini kurarken evine gittik, çok pis kokuyordu. Bize ‘Bir an önce işinizi yapın gidin’ dedi, bir daha görmedim.”

İZMİR'DE 4 KAMERAYA TAKILDI

İzmir polisi, Atalay Filiz’in kentte 4 ayrı kamera görüntüsüne ulaştı. 29 Mayıs’a ait 3, kentten ayrıldığı düşünülen 31 Mayıs’a ait de 1 görüntü elde edildi. 29 Mayıs öğle saatlerinde Buca’da 3 valizle bir markete giren zanlı, daha sonra internet kafedeki kontörlü telefonla konuştu. Günlük ev kiralayan kişileri aradı ve pazarlık yaptı. Saatlerce kafede kaldı. Ertesi gün, olayı medyadan öğrenen kafe sahibi polisi aradı. Atalay Filiz’in kullandığı bilgisayar incelendi. Filtreleme sistemi nedeniyle girdiği hiçbir site tespit edilemedi. Kafe sahibi ifadesinde şunları söyledi: “Pazar günü 4-5 saat internette bir şeyler araştırdı. Bavulları görünce şüphelendim ama öğrenci ya da asker sandım. Kameralara, sağa sola baktı, çevreyi inceledi. Sık sık arkasına baktı, biri dışarı bıraktığı valizlerini almasın diye. Valizler çok ağır görüyordu.”

'ADIM ÖMER, TRABZONLUYUM' DEDİ'

Atalay Filiz’in evini paylaştığı üniversiteli ise polise şu ifadeyi verdi: “Pazar günü telefonla ulaştı. İsminin Ömer olduğunu, birkaç gün yanımda kalmak istediğini söyledi. Para konusunda anlaştık. 1 valiz ve 2 okul çantasıyla geldi. 2 gün kaldı. Çok fazla konuşmadık. Trabzonlu olduğunu, liseyi bitirdiğini söyledi. Salı sabahı 08.00’de evden ayrıldı. Anlaştığımız paradan daha az verdi. ‘İş için Bodrum’a gidiyorum. Daha önce orada çalışmıştım. İş bulamazsam yine buraya döneceğim, seni ararım’ dedi. Bir katil olduğunu bilmiyordum...”

‘BAVULU HİÇ BIRAKMADI’

Atalay Filiz’i, Kaynarca’da bilet aldığı ofisin çalışanı da teşhis etti. HABERTÜRK’e konuşan çalışan, şunları söyledi: “Cuma saat 16.00 civarında buraya geldi. Elinde bavulu vardı. Ankara’ya ilk otobüsü sordu. 20 dakika sonra olduğunu söyleyince 50 TL verip bileti aldı. Bavulunu hiç bırakmıyordu. Kapı önünde bavulla durunca arkadaşlar kapının önünü kapatmasın diye uyardı ama o arkadaşa çıkıştı. Muavin otobüse binerken bavula fiş takıp bagaja koymak istemiş ama vermek istememiş.”

FOTOĞRAFI SINIR KAPILARINDA

Atalay Filiz’in, İzmir Buca Adatepe Mahallesi yakınlarında günlük kiralık daire araştırdığı da öğrenilirken, tanınmamak için saçını siyaha boyadığı da iddia edildi. Şüphelinin yurtdışına kaçmasının önlenmesi için fotoğrafları 81 ildeki emniyet müdürlüklerine ve sınır kapılarına asıldı. Öte yandan, yurdun dört bir yanından Atalay Filiz ihbarı yağıyor. Sadece İzmir’de yapılan 50’yi aşkın ihbarı değerlendiren polis, aramalarını sıklaştırdı. İstanbul Eyüp, Bandırma ve Bursa’da yapılan ihbarlar ise boş çıktı. İstanbul Kaynarca’da yeni ortaya çıkan bir görüntüde de Atalay Filiz, sırt çantasıyla yürüyor ve tedirgin biçimde arkasına bakıyor.

KONTEYNERDE SERİ KATİL DİZİSİ

Atalay Filiz’in 2012’de İstanbul Hadımköy’de bir depo kiraladığı da ortaya çıktı. Savcılık talimatıyla bir lojistik firmasının deposunda kiralanan konteyneri arayan polis bisiklet, cinayet romanlarının ağırlıkta olduğu kitaplar ve çeşitli film ve dizilerin CD’lerini buldu.

Bulunan eşyalar incelemeye alındı. En ilginç bulgu ise Dexter dizisine ait CD’ler oldu. Bir seri katilin anlatıldığı diziye ismini veren Dexter Morgan, Miami Metro Polis Departmanı’nda kan sıçrama analizcisi olarak çalışıyor. Ancak Dexter Morgan aynı zamanda bir seri katil ve cinayetler işliyor.