Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ - Genel seçim öncesinde İzmir’de Parti Meclisi (PM) kararı ile hakim denetiminde önseçim yapan CHP Genel Merkezi çıkan sonuçları ilan ederken listeler şekillenmeye başladı. Parti, birinci ve ikinci bölgede 13’er milletvekili adayına son şeklini vermeden önce kontenjan adaylıklar için ise çalışmalarını sürdürüyor. PM kararına göre daha önce açıklanan 1-3 ve 5. sıralara yerleştirilecek kontenjan isimler için birçok kişi yarışıyor.
İzmir başta olmak üzere birçok ilde aktif görev yapan isimlerin de gündeme geldiği süreçte önseçimin ardından parti kulislerinde yeni bir tartışma daha başladı.
Birçok kişi 2007 genel seçimlerinde Mersin’de Milletvekili İsa Gök için uygulanan sistemin İzmir’de de uygulanabileceğini ifade ederek önseçimde arka sıralarda çıkan etkili ve bilinen isimlerin kontenjan sıralarına yazılabileceği gerekçesiyle çalışma başlattı. Mersin’den şu anda TBMM’ye giden isimler arasında yer alan Gök, 2007 genel seçim sürecinde yapılan önseçimde 16.sırada çıkmasına rağmen kontenjandan liste başına konulmuştu. Partinin daha önce aldığı bu karar gündemin ana tartışma konusu haline geldi.
KANUNDA ENGEL YOK
Siyasi Partiler Kanunu’na göre bir aday adayının önseçimden çıkmaması halinde kontenjandan ön sıralara yazılmasında bir engel bulunmuyor. Kanunun, “Siyasi Partilerin Seçimlere Katılması ve Adayların Tespiti” bölümünde yer alan 40. Madde’de, “Bir kimse, aynı zamanda, önseçimlerde ve merkez adaylığında değişik siyasi partilerden veya aynı partiden, aynı seçim için birden fazla seçim çevresinden önseçime katılamaz. Bir kimse, bir partiden önseçim veya merkez adaylığı yoklamasına katıldıktan sonra başka bir partiden merkez adayı gösterilemez ve partisinden istifa etmedikçe bağımsız aday olamaz” ifadesi yer alıyor. Kanun, kişinin kendi partisinden önseçim sonrası kontenjan adaylığı için ise bir kısıtlama yapmıyor.
TÜZÜK MADDESİ VAR
Siyasi Partiler Kanunu’nun 40. Maddesine göre yasal bir engel bulunmayan konuyla ilgili parti tüzüğü seti ortaya çıktı. Son yapılan tüzük değişikliği sonrası tüzüğün 58. Maddesi’nde konuyla ilgili madde konuldu. Bu maddenin yöntemlerin uygulanması bölümünde, “Önseçim veya aday yoklamasına katılanlar, merkez adaylığı için başvuramazlar” şartı getirildi. Kanunen olmasa da tüzük gereği engel bulunan bir konu ile ilgili partinin karar almasının ‘zorlama’ olacağı ifade edildi.
ETİK TARTIŞMASI
Mersin’de Gök için alınan kararın gerekçe gösterilerek İstanbul’da önseçimden 13.sıra adayı çıkan Genel Başkan Yardımcısı Melda Onur için de aynı tartışmalar gündeme geldi. Onur, konuyla ilgili “etik olmaz” derken hukuki olarak bir sorunun bulunmadığı vurgulandı. İzmir’de de bazı isimlerin çalışma yaptığı öğrenilirken alınacak kararın partide nasıl bir süreç başlatacağı ise merak konusu oldu.
TARTIŞMA YARATIR
Partinin tüzük ve genelge konularında geçmiş yıllarda aktif çalışma yapan isimler arasında yer alan eski Milletvekili Avukat Sabri Ergül, “Siyasi Partiler Kanunu’na göre bir engel yok. Ama parti tüzükte bu konuyu açıklamış ve önseçime giren birisinin kontenjan yazılamayacağını ifade etmiş. Bu gibi durumlarda kanun kesin bağlayıcıdır. Tüzük ise partinin kendi çalışma şeklini belirler. Tabi ki böyle bir karar alınır ve kontenjana önseçimden çıkamayan birisi yazılırsa tartışma olur. Bu karar itirazlara neden olabileceği gibi partililerde güven duygusunun zedelenmesine neden olabilir. Bana göre kişisel fikrim uygun olmaz” dedi.