İLGEO Başkan Adayı Okyay: Yenice’yi esnafın vicdanına bırakıyorum

İLGEO’nun önümüzdeki ilk olağan kongresi için başkanlığa aday olan Adil Müftüoğlu Uğur Lokantası’nın üçüncü kuşak işletmecisi Alpay Okyay, “Ben bu işi daha iyi yaparım” sloganı ve “Üyeye 7/24 hizmet” felsefesiyle yola çıktığını söyledi.

“Sorular hala cevaplanmadı”

Adaylık süresi içinde çeşitli toplantılar vasıtasıyla Oda’nın mevcut başkanı Aykut Yenice’ye açık ve net olarak dört soru sorduğunu ancak kendisinin bu sorulara cevap vermek yerine yıllar önce vefat etmiş Oda’nın kurucusu olan dedesi Adil Müftüoğlu’na çirkin ithamlarda bulunduğunu hatırlatan Okyay, “Aykut Yenice’ye yeniden soruyorum. 2002 yılında Oda’yı devraldığında kasasında kaç para vardı? Konak’ta Elhamra İş Hanı’nda Odamıza ait bir daire vardı. Şimdilerde duruyor mu? Kaynaklar’da yine Oda’mıza ait 3 dönüm arazi vardı. Tapusunu gösterebilir mi? Son 14 yılda 3 bine yakın üyesi olan İLGEO’nun aidat, ustalık belgesi, hijyen belgesi gibi gelirleri varken bugün kasasında kaç parası var?” dedi.

“Ben ona hırsızsın demedim ki”

Bu soruları tüm üyeler adına sorduğunu ifade eden Okyay, “Odamıza ait parasal ve taşınmaz varlıklar biz üyelerin aidatlarıyla yapıldı. Aykut Yenice sorularıma cevap vereceğine düzenlediği basın toplantısında ‘ben 2010 yılında bu konulardan aklandım’ dedi. Ben hiçbir yerde hiçbir basın açıklamamda ‘çaldı’ , ‘hırsızlık yaptı’ demedim. Sadece ‘Oda’nın kaynaklarını bitirdi, beceremedi, Bu odayı düzgün şekilde yönetemedi’ dedim. Sorduğum sorulara aklandım diyerek aslında bitirdiğini, beceremediğini kabul etti. Bu cevabından dolayı Yenice’ye teşekkür ediyorum” dedi.

“Esnaf terbiyesine yakışmadı”

Son olarak mevcut başkan Yenice’nin karşısındaki muhatabın kendisi olmasına rağmen bugün hayatta olmadığı için kendisine cevap verme imkanı bulunmayan Adil Müftüoğlu’na çirkin ithamlarda bulunarak saldırdığını belirten Okyay, “İzmir’de yıllarca adına leke sürdürmeden yaşayan, Oda’mızın kurucusu, yıllarca başkanlığını yapmış ve bütün İzmir’in tanıdığı hayatını bu mesleğe vermiş vefat etmiş bir insanın arkasından konuşmak esnaf terbiyesine ne kadar yaraşır? Kendisini önce Allah’a sonra yüce Türk adaletine ve esnafımızın vicdanına havale ediyorum” diye konuştu.

“O tutanak onur belgemizdir”

Yenice’nin köşeye sıkıştığı için düzenlediği basın toplantısında Adil Müftüoğlu’nun Oda’nın parasını kendi hesabına yatırdığını ve geri vermediği yalanını ortaya attığını ifade eden Okyay, “Adil Müftüoğlu’nu tanıyanlar çok iyi bilir. Özellikle maddi konularda çok hassastı. Aykut bey şimdiki parayla 70.440 lira olan Oda’nın parasını kendisinin çektiğini iddia etti. Buna dedemin bu konulardaki hassasiyetinden dolayı değinmek istiyorum. 2001 yılında gecelik repolar çok yüksekti. Dedem de o zaman resmi tutanak altına alarak 70.400 lirayı kendi hesabındaki parayla birleştirerek Oda adına daha yüksek kazanç sağlamış. Bu sayede anapara hemen hemen 2 katına yükselmişti. En önemlisi bunu tutanak altına alarak genel sekreter ve Oda sekreterine  imzalatmış. Şimdi buradan soruyorum. Dedem tutanak tutmasaydı sen bu durumu nereden bilecektin. Bu belgeyi neden yarım şekilde okudun? Ve en önemlisi Adil Müftüoğlu’nun Oda menfaatine yaptığı hareketin sonucu ikiye katlayarak kaç para yerine koyduğunu niçin söylemiyorsun. Bundan bahsetmesi halinde 2002 yılında Oda’yı hangi imkanlarla devraldığı ortaya çıkacak. İlk sorumun yanıtını vermiş olacak. Bu tutanak bizim onur belgemiz. Dedemin ne kadar temiz, hakkaniyetli ve oda menfaatini gözettiğini gösteriyor” dedi.

“Ahilik terbiyesinden sapmayacağım”

Dedesi ile bu zamana kadar hep gurur duyduğunu ve onu saygıyla andığını dile getiren Okyay, şöyle konuştu: “Aykut Yenice laf kalabalığını, süslü cümleleri çok iyi beceren biri. Kendisine Oda üyeleri adına sorularım ve eleştirilerim bellidir. Esas vurgulamak istediğim şudur ki; Ben bu yarışa doğru şekilde ahilik terbiyemden sapmadan devam edeceğim. Ben üyelerimizin sorunlarıyla Yenice’den daha iyi ilgileneceğim ve ben bu işi ondan daha iyi yapacağım.”